3/20/24

SKAL İstanbul Kulübü'nde Başkanlık Zinciri Değişti-Yılmaz Parlar

  SKAL İstanbul Kulübü'nde Başkanlık Zinciri Değişti

Uluslararası Turizm SKAL İstanbul Kulübü Genel Kurul ardından  Uluslararası SKAL İstanbul Kulübü'nde Başkanlık Zinciri Değişti, başkanlık görevini başarıyla yürüten Can Arınel devrettiği , yeni başkan Selma Tatar seçilme süreci kulüp üyeleri tarafından heyecanla karşılandı.



Ulusal ve uluslararası turizmin başkanlık değişim süreci, statülerine, kurallarına ve politikalarına bağlı olarak değişiklik gösterdiği, eski başkanın ayrılması, örgütün geçmişine ve birlikte gerçekleştirilen başarılara da bir veda anlamına gelmekteydi.. Eski başkanın elde ettiği başarılar ve katkıları, yeni başkana devredildiği gibi, örgütün değerlerinin ve hedeflerinin sürdürüleceği de aktarılmış oldu.



Yeni Başkan Selma Tatar kendi alanında oldukça deneyimli ve başarılı bir profesyonel. Yeni başkan, turizm sektöründe geniş bir bilgi birikimine sahip olduğu gibi, kültürel bir bağlamda da zengin deneyime sahip. Bu, örgütün gelecekteki projeleri için büyük bir avantaj olarak görüldü.



 Turizm sektörünün önemli temsilcilerinden biri olan SKAL İstanbul Kulübü,  faaliyetleriyle hem yerel hem de uluslararası turizmin gelişimine katkı sağlmaktadır.

Bu bağlamda, başkanlık değişimi yine aynı tempoda hizmetin devam edeceği gibi daha da güçleneceğine ve turizm alanında daha etkin bir rol oynayacağına Kulübü'nün turizmdeki etkisi ve rolü daha da artacağına, inanılıyor.



Küresel turizm hareketindeki değişimlere uyum sağlayarak, kulübün üyelerine ve turizm sektörüne değerli katkılar sunması bekleniliyor.



Genel Kurul ve yeni Yönetim Taksim Elite Hotelde gerçekleştirildi. Toplantıya SKAL Dünya eski Başkanı Hülya Aslantaş, USDF Başkanı Orhon Atameriç, USDF Yönetim Kurulu üyesi  ve Geçmiş dönem SKAL İstanbul Kulübü Başkanı Ayşe Önen, SKAL Marmara Başkanı Melih Buluç, İstanbul, Geçmiş Dönem SKAL İstanbul Kulübü Başkanlarından Ata Eremsoy, Sadettin Bülbül, Bahar Birinci,   Büyükşehir Belediyesi Turizm Platformu Başkanı Şengül Altan Aslan, Anadolu Folk Gurubu Başkanı Göksenin İleri başda olmak üzere Kulüp üyeleri katıldılar.



Turizm sektöründeki tüm paydaşları bir araya getiren projeler geliştirmek ve ülkemizin turistik cazibesini güçlendirmek için yoğun çaba sarf eden SKAL İstanbul Kulübün yeni yönetimi Mustafa Devrim Yalçın, Tülay Salihoğlu, Meltem Tepeler, Atilla Acet, Seyhan Ayel, Merve Kadıoğlu Sönmez gibi değerli isimlerden oluşuyor.



Zincir değişim törenini ile SKAL Dünya eski Başkanı Hülya Aslantaş gerçekleştirdi. Yeni projeler hedefli Yeni Başkan Selma Tatar’a Başkanlık zinciri takılırken, Başarılı Başkan Can Arınel’e geçmiş dönemi başkanlığı zinciri takıldı.



Selma Tatar öz geçmişini özetleyerek, yeni projelerle birlikte, SKAL İstanbul Kulübe özgün, birkaç yıl ara verilen değerli Skalite Ödüllerin devam edeceğini belirtdi

Uluslararası SKAL Turizm Örgütü, dünya çapında turizm endüstrisinde faaliyet gösteren bir uluslararası birliktir. Örgüt, 1934 yılında kurulmuş olup, günümüzde Yaklaşık olarak 100 civarı ülkede 360 yakın kulübüyle faaliyet gösterirken, yine 15.000 civarında üyesi bulunmaktadır.

SKAL Turizm Örgütü, turizm sektöründe profesyonel olan ve işini tutkuyla yapan kişilerin bir araya gelmesini sağlamaktadır. Örgütün temel amacı, turizm endüstrisini teşvik etmek, iş bağlantılarını güçlendirmek ve üyelerine eğitim ve destek sağlamaktır.



Uluslararası SKAL Turizm Örgütü, yıllık etkinlikleriyle tanınır. Bu etkinlikler arasında uluslararası kongreler, seminerler, iş gezileri ve eğitim programları bulunmaktadır. Bu aktiviteler sayesinde üyeler, sektördeki yenilikleri takip edebilir, iş ağlarını genişletebilir ve deneyimlerini paylaşabilir.

Örgütün üyeleri arasında otel yöneticileri, tur operatörleri, seyahat acenteleri, havayolu şirketi çalışanları ve diğer turizm alanlarında faaliyet gösteren profesyoneller bulunmaktadır. Bu çeşitlilik, üyelerin birbirinden öğrenerek ve birlikte çalışarak turizm endüstrisindeki gelişmelere katkıda bulunmalarını sağlar.



SKAL Turizm Örgütü, sürdürülebilir turizmin desteklenmesi konusunda da önemli bir rol oynamaktadır. Üyeler, çevre dostu uygulamaları teşvik etmek ve yerel kültür ve doğal kaynakların korunmasına yardımcı olmak için bir araya gelmektedir. Bu çabalar, turizm endüstrisinin gelecek nesillere aktarılmasını ve sürdürülebilir bir şekilde gelişmesini sağlamaktadır.

Uluslararası SKAL Turizm Örgütü, turizm endüstrisindeki profesyoneller için önemli bir kaynak ve işbirliği platformu olarak hizmet vermektedir. Üyelerine çeşitli fırsatlar sunan ve sektördeki gelişmeleri takip etmelerine yardımcı olan bu örgüt, turizm endüstrisinin gelişmesine çok önemli katkıda bulunmaktadır.

yilmazparlar@yahoo.com

3/16/24

İTO Mart 2024 meclis Toplantısı-Yılmaz Parlar

  

İTO Mart 2024 meclis Toplantısı

İTO Başkanı Şekib Avdagiç'ten Dezenflasyon Programı ve Ekonomik Durum Değerlendirmesi

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın katılımıyla gerçekleşen İTO'nun Mart ayı Meclis toplantısında konuşan Şekib Avdagiç, Türkiye'nin enflasyonla mücadelesinde tarihi bir dönemeçten geçtiğini vurguladı.


İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye'nin uyguladığı dezenflasyon programına olan inancın artacağını belirtti. Ayrıca, Türkiye'nin turizm geliriyle birlikte yeniden cari fazla verme potansiyeline sahip olduğunu öngördü.



Avdagiç, yabancı yatırımcının dezenflasyon programına güveninin artacağını ve kredi derecelendirme kuruluşlarının not artışlarının beklenebileceğini ifade etti.

Avdagiç, Türkiye'nin kredi notunun artmasıyla birlikte ekonomide olumlu bir seyir izlendiğini ve enflasyonla mücadelede kararlılıkla devam edilmesi gerektiğini belirtti.

İç talep ve dış ticaret dengesinde olumlu gelişmelerin yaşandığını dile getiren Avdagiç, cari açıktaki düşüş eğiliminin devam edeceğini ve turizm geliriyle birlikte Türkiye'nin cari fazla vermeye yönelebileceğini öngördü.

 (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, ekonomi yönetimi ve merkez bankası tarafından uygulanan dezenflasyonist politikaların üretim ve ihracat tarafında baskı oluşturduğunu ve fedakarlıklar gerektirdiğini belirtti. Ancak, Avdagiç, bu fedakarlıklara katlanmamanın enflasyonun düşürülmesini zorlaştıracağını ve enflasyonla mücadelede tüm kesimlerin üzerine düşeni yapması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin daha önce yüksek bir enflasyonu düşüşe geçirebildiğini ve bugünkü yüksek enflasyonun da iki yıl içinde tek haneli seviyelere indirilebileceğine inandığını vurguladı.

Avdagiç, iç talebin yanı sıra dış ticaret dengesinde de olumlu bir tablo olduğunu ifade etti. İhracatın ilk iki ayda %8,5 artarken, ithalatın %15,5 daraldığını belirtti. Bu durumun 2024 yılının ilk iki aylık dış ticaret açığının %50 düşüşle 13 milyar dolara gerilemesine neden olduğunu söyledi. 12 aylık ihracat rakamının ise %1,6 artarak 260 milyar dolara ulaştığını belirtti. Avdagiç, bu rakamların cari açıktaki düşüş trendinin süreceğine işaret ettiğini kaydetti.

Ayrıca Avdagiç, 2023 kasımında 50 milyar dolar sınırının altına düşen ve aralıkta 45 milyar dolara gerileyen 12 aylık cari açığın önümüzdeki aylarda 40 milyar doların altına inmesini beklediklerini vurguladı. Bu durumun döviz talebini düşüreceğini ve dış kırılganlıkların azalmasına yol açacağını ifade etti. Yaz aylarıyla birlikte turizm gelirleriyle birlikte Türkiye'nin yeniden cari fazla vermeye başlayacağını öngördüklerini belirtti.

İTO Başkanı Avdağiç Türk Milletinin İstiklal Destanı, 18 mart Çanakkale Çanakkale ZaferiYıldönümü Hakkında da duyguları tetikledi.



18 Mart 1915: Unutulmaz Bir Direnişin ve Bağımsızlığın Sembolü

Hatırlıyalım ;

Çanakkale Savaşı, Türk milletinin tarihine altın harflerle yazılmış bir destanın adıdır. 18 Mart 1915'te başlayan bu destansı mücadele, Türk ulusunun vatan sevgisi, cesareti ve direnişinin en somut örneğidir.

Birinci Dünya Savaşı sırasında, İtilaf Devletleri'nin Çanakkale Boğazı'nı geçerek İstanbul'u ele geçirme planlarına karşı Türk milleti, büyük bir mücadele vermiştir. Düşmanın karşısında, her yaştan, her meslekten ve her inançtan insan, birlik olmuş ve vatan topraklarını korumak için canını ortaya koymuştur.

Çanakkale Savaşı, sadece askeri bir zafer değil, aynı zamanda ulusal bir direnişin ve milli bir uyanışın simgesidir. Türk milleti, topyekûn bir şekilde verdiği mücadeleyle, düşmanı denizden ve karadan püskürtmeyi başarmıştır. Bu zafer, Türk ulusunun bağımsızlık ve özgürlük tutkusunun bir ifadesidir.

Çanakkale Zaferi'nin yıl dönümünde, Türk milleti olarak bu büyük zaferi gururla anıyoruz. Şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle yad ediyor, onların emaneti olan bu toprakları sonsuza kadar korumaya ant içiyoruz. Çanakkale ruhu, Türk milletinin kalbinde daima yaşayacak ve gelecek nesillere ilham olmaya devam edecektir.



Avdagiç, konuşmasında İçişleri Bakanlığı’na yönelik olarak İTO’nun meslek komitelerinden ve üyelerinden ulaşan 5 temel konuya da dikkati çekti. Avdagiç, şunları söyledi: “Biliyorsunuz, ulaşım en çok tüccarı ilgilendiren konu. Biz, İTO olarak, Ulaşım Koordinasyon Merkezi UKOME’de asli üye olarak temsil edilmenin çok önemli olduğuna inanıyoruz. 



İkincisi, Okul Servis Araçları Yönetmeliği’nde yetkinin tek bakanlıkta toplanması gerektiğinin altını çiziyoruz. Böylesine hassas bir konuda çok başlılık önlenmeli. Aynı şekilde okul taşıtları ile personel servis araçlarının birlikte değerlendirilmesi ve okul servis aracı yaşlarının personel servis araçlarınınki ile aynı olması hususunun dikkate alınmasını talep ediyoruz. Dördüncü olarak, kiralama yöntemi ile çalınan araçların 'emniyeti suistimal' suçundan değil 'organize suç/nitelikli dolandırıcılık' kapsamında değerlendirilerek KABİS ile entegre bir 'kara liste' oluşturulmasına ilişkin Bakanlıkça yürütülen çalışmaların ivedilikle sonuçlandırılmasını bekliyoruz. Öte yandan üyelerimiz AB’ye uygun olarak, motor numaralarının trafik tescilde aranılan bir zorunluluk olmaktan çıkarılması ile ticari kayıpların önlenmesi amacıyla motor yenileme ve motor değişim işlemlerinin kolaylaştırılmasının sağlanmasını talep ediyor.”



İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya Sunumu gerçektende Güvenlik huzur adına İnanılmaz Başarılı yapılan operasyonlardı

Özetlersek;



İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın Başarıları Ve Yaptıkları

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, görev süresi boyunca ülkenin iç güvenliğini sağlamak ve toplum düzenini korumak adına önemli başarılar elde etmiştir. Yaptığı etkili çalışmalarla halkın güvenliğini sağlama ve adaleti temin etme hedefi doğrultusunda önemli adımlar atmıştır.



Asayişin Sağlanması: Yerlikaya'nın liderliğinde, Türkiye genelinde asayişin sağlanması ve suç oranlarının düşürülmesi için çeşitli operasyonlar düzenlenmiştir. Özellikle organize suç örgütlerine karşı gerçekleştirilen operasyonlarla suçun önlenmesi ve suçluların adalet önüne çıkarılması sağlanmıştır.

Terörle Mücadele: Terör örgütleriyle etkili bir mücadele yürüten Yerlikaya, Türkiye'nin terörle mücadelesinde kararlılıkla hareket etmiştir. Güvenlik güçlerinin teröristlere karşı başarılı operasyonlarıyla terörün önlenmesi ve halkın güvenliğinin sağlanması amaçlanmıştır.





Toplumsal Düzenin Korunması: Yerlikaya, toplumsal düzenin korunmasıve kamu düzeninin sağlanması için çeşitli tedbirler almış ve önemli   adımlar atmıştır.

İş Dünyasına Destek: Yerlikaya, İstanbul Valisi olduğu dönemde iş dünyasının gelişimi ve ekonomik kalkınmanın sağlanması için çeşitli destekler ve teşvikler sağlamıştır. İş dünyasının üretim yapmasını teşvik eden politikalar izlemiş ve ekonomik büyümeye katkıda bulunmuştur.



İçişleri Politikalarının Geliştirilmesi: Yerlikaya, içişleri politikalarının geliştirilmesi ve güncellenmesi için çalışmıştır. Toplumun beklentilerine ve ihtiyaçlarına uygun olarak iç güvenlik politikalarının oluşturulması ve uygulanması sağlanmıştır.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın başarıları ve yaptıkları, ülkenin iç güvenliğinin sağlanması ve toplum düzeninin korunması adına önemli bir rol oynamıştır. Halkın güvenliği ve refahı için gösterdiği çaba ve kararlılık takdirle karşılanmaktadır.

yilmazparlar@yahoo.com

3/09/24

Azerbaycan -Türkiye Gençlik Forumunda Neler Konuşuldu -Yılmaz Parlar

  

Azerbaycan -Türkiye Gençlik Forumunda Neler Konuşuldu

 06 mart 2024 Çarşamba günü  Azerbaycan Gençlik Vakfının desteği, Gençlerin Töhfesi Sivil Toplum Kuruluşunun organizatörlüğü, Yurtdışı Turkler Toplulukları Başkanlığı (YTB), Türkiye Azerbaycan Dernekler Federasyonu, Azerbaycan-Türkiye Gıda Güvenliği Sivil Toplum Kuruluşu, Yeni Çağ Medya Grubu, TİMBİR, Academix Gelişim ve Kariyer Merkezi paydaşlığı ile Küreselleşmede Kültürlerarası Dialoğun Rolü: “Azerbaycan Türkiye Uluslararası Gençlik Forumu” gerçekleştirildi.



 Her ne kadar Türk Toplumlarının kültürü ortak olsada; Küreselleşmede Kültürlerarası Diyalogun Rolü, Farklılıkların Birleştirici Gücü önemlidir.



 Küreselleşme süreciyle birlikte kültürlerarası diyalogun rolü büyük önem kazanmıştır. Kültürler arasındaki iletişim, anlayış ve etkileşim sürecini ifade eden bu kavram, küresel dünyada daha iyi bir anlayış, hoşgörü ve işbirliği ortamının oluşturulmasını hedefler



Küreselleşme, dünyayı daha da yakınlaştıran ve etkileşimi artıran bir süreç olarak karşımıza çıkıyor. Bu süreç, farklı kültürler arasında birçok zorluğu da beraberinde getiriyor. Ancak kültürlerarası diyalog, bu zorlukların üstesinden gelmek ve küresel toplumda birlikte yaşamanın yollarını bulmak için kritik bir öneme sahip.



Bu diyalog ile kültürel mirasın korunması, kültürel bozulmaların önlenmesi ve kültürel çatışmaların azaltılması sağlanır. İnsanların kendilerini ifade etme ve diğer kültürlerden öğrenme yeteneklerini geliştirerek küresel düzeyde daha ileri düzeyde bir karşılıklı işbirliği ortamı yaratır.



 Azerbaycan İstanbul Konsolosu Zaur Allahverdizade’nin katılım gösterdiği forum  saygı duruşu, Türkiye ve Azerbaycan'ın milli marşlarının seslendirilmesi ile başladı.

 Forumun açılış konuşmasında Azerbaycan Gençlik ve Spor Bakanlığı İctimai Konsey üyesi, Gençlerin Töhfesi STK başkanı Asim Valiyev, proje başkanı, Azerbaycan-Türkiye Gıda Güvenliği Sivil Toplum Kurluşu Başkanı Mehseti Hüseynova,



 YTB İstanbul Ofisi Koordinatörü Emre Oruç, İstanbul Konsolosu Zaur Allahverdizade, Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu Başkan Vekili Parviz Mammadzade, Yeni Çağ Medya Grubu başkanı Agil Alesger, İstanbul – Türkiye Azerbaycan Dayanışma ve Kültür Derneği Başkanı Sefer Karakoyunlu, TİMBİR Başkan yardımcısı, İstanbul Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Adil Koçalan, Demokratik Azerbaycan için Gençler STK Başkanı Elmeddin Behbut,  Ak Parti İstanbul Gençlik Kolları Dış İlişkiler Başkanı Mustafa Kanyılmaz, Bulgaristan Türkleri Kültür ve Hizmet Derneğinin (BULTÜRK) yayın organı Bulgaristan Gazetesinin Bultürk Genel Başkanı Rafet Ulutürk yaptı.

 Forum kapsamında "Karabağ ve Batı Azerbaycan kültürel mirası" konulu oturum Azerbaycan Diaspora Enformasyon Merkezi Başkanı Toğrul Allahverdili moderatorlüğünde siyaset bilimcisi, gazeteci Güngör Yavuzaslan,  Ulusal Kanal haber spikeri Yeşim Eryılmaz, bloger-gazeteci Aysu Mola ve  aktivist, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi doktor adayı Rashid Mustafazade'nin katılımıyla devam etti.


 "Karabağ Zaferinin kazanılmasında Azerbaycan Türkiye stratejik müttefikliğinin önemi" konulu 2. oturum  Batı Azerbaycan araştırmacısı Anar Can Kıtay'ın moderatörlüğü, akademisyen, Diaspora Bakanlığı yetkilisi Cavid İsmayıl, Türkiye Azərbaycan Dernekleri Federasyonu koordinatörü Altay Mirzalıyev, gazeteci, aktivist Natiq Çıragzade, Kazak Türkleri Eğitim Araştırma Derneği Genel Sekreteri Orhun Akdağ ve Nihat Nesirzade'nin katılımıyla yapıldı.



 Karabağ, Transkafkasya'nın dağlık kesiminde yer alan tarihi ve kültürel bir bölgedir. Bu bölgeyle ilgili sorunlar 20. yüzyılın sonunda keskin bir şekilde alevlendi ve bu, Ermenistan ile Azerbaycan arasında karmaşık bir siyasi, bölgesel ve etnik çatışmayı temsil ediyordu.

 Karabağ, coğrafi olarak Azerbaycan toprakları içerisinde yer almasına rağmen, etnik açıdan ağırlıklı olarak Ermeni nüfusu barındırmaktadır. Bu nedenle bölge, yıllardır iki ülke arasında tansiyonun yükseldiği bir alan olarak bilinir.



 20. yüzyılın başından itibaren Karabağ meselesi tartışmalı hale gelmiş ve modern tarihte iki büyük savaşa yol açmıştır. Ermenistan ile Azerbaycan arasında Karabağ topraklarındaki ilk silahlı çatışma 1980'lerin sonu - 1990'ların başında meydana geldi ve 1994 yılına kadar sürdü. Bu savaş sonucunda Ermenistan, Dağlık Karabağ ve çevredeki yedi bölge dahil olmak üzere bölgenin büyük bir bölümünü işgal etti.

 Ancak Karabağ'ın statüsüne ilişkin çelişkiler ve gerginlikler ortadan kalkmadı, tam tersine yoğunlaşmaya devam etti. 2020 yılında Azerbaycan, bölgedeki hakimiyetini tekrar sağlamak için bir askeri operasyon başlatdı.



Bu çatışma yaklaşık altı hafta sürdü ve Kasım 2020'de ateşkes imzalanmasıyla sona erdi. Azerbaycan, Dağlık Karabağ ve çevredeki yedi bölge de dahil olmak üzere bölgenin büyük bir bölümünün kontrolünü yeniden ele geçirdi.



 Çözüm arayışlarının sürdüğü bir mesele olarak hala gündemde yerini korumaktadır. Tüm tarafların çatışmaların sona ermesi ve bölgede barışın sağlanması için çaba harcaması beklenmektedir. Bu çatışmaların sona ermesiyle birlikte, bölgede istikrarın ve barışın sağlanması önemli bir hedef haline gelmiştir.

 Forum sonunda destekçilere ve konuşmacılara teşekkür plaketi, katılımcılara sertifika takdim edildi.

 yilmazparlar@yahoo.com

2/24/24

27. Avrasya Ekonomi Zirvesi Yine Mükemmel-Yılmaz Parlar

 

27. Avrasya Ekonomi Zirvesi Yine Mükemmel

WOW hotelde 21-22 Şubat 2024 tarihinde gerçekleşen Başkanlığını Dr. Akkan Suver’in yaptığı Türkiye'nin uluslararası alanda en önemli sivil toplum organizasyonlarından biri olan Marmara Grubu Vakfı (MGV) yine mükemmel zirveye imza attı.

27'ncisi düzenlenen Avrasya Ekonomi Zirvesine 44 ülkeden, 2’si aktif 22 Cumhurbaşkanı katılım gösterdi

Avrasya Ekonomi Zirvesi, her yıl düzenlenen ve Avrasya bölgesindeki ekonomik konuları ele alan önemli bir etkinlik. 27. Avrasya Ekonomi Zirvesi: Küresel Ekonomi ve İş Dünyasının Odak Noktası

 

İstanbul'da düzenlenen 27. Avrasya Ekonomi Zirvesi, 2 gün boyunca devam eden yoğun bir programla gerçekleşti. Zirve, küresel ekonomi ve iş dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getirerek, bölgesel ve küresel ekonomik konuları ele aldı.

 Bölgesel ve küresel ekonomik aktörler arasındaki işbirliğinin ve iletişimin artırılması hedefi güçlü bir şekilde desteklendi.

Krizlerden İstikrara, Kapsayıcı Bir Dünya İnşa Etmek

"Krizlerden İstikrara, Kapsayıcı Bir Dünya İnşa Etmek" Marmara Grubu Vakfı (MGV) tarafından İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliğinin (İHKİB) desteğiyle düzenlenen 27. Avrasya Ekonomi Zirvenin ana temasıydı.

Zirveye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay, TBMM NATO Parlamenter Asamblesi (PA) Türk Delegasyonu Başkanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu, İstanbul Valisi Davut Gül, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (KEİ) Genel Sekreter Yardımcısı ve Büyükelçi Merve Safa Kavakcı, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) Genel Sekreteri Asaf Hajiyev, eski bakanlardan Ali Talip Özdemir ile çok sayıda elçi konsolos diplomatlar iş dünyasının önde gelen isimleri akademisyenler katıldılar.

Gelir cinsiyet eşitsizliği, küresel iklim değişikliği, savaşlar, göç, krizler ve birçok toplumsal olumsuzluklar görüşüldü.

Zirvede bölgenin ekonomi politikaları ve son dönemdeki reform çalışmaları ön plana çıktı. Zirvede, dijital ekonomi ve yapay zeka konuları da gündeme geldi.

Zirvede, Avrasya bölgesindeki ekonomik entegrasyonun önemi vurgulandı. Ülkeler arasında güçlü ekonomik ilişkilerin kurulması ve iş birliğinin artırılması gerektiği vurgulandı

Zirvede, teknoloji ve inovasyon alanındaki gelişmeler de konuşulan konular arasındaydı. Bu alanda iş birliği fırsatları ve ortak projeler üzerinde duruldu. İnovasyon merkezlerinin kurulması ve yeni teknoloji yatırımları teşvik edilmesi önerildi.

 

Avrasya bölgesindeki yatırım fırsatları da masaya yatırıldı. Türkiye'nin stratejik konumu ve ekonomik potansiyeli, yabancı yatırımcıların dikkatini çekti. Özellikle altyapı projeleri, lojistik sektörü ve turizm gibi sektörlerdeki fırsatlar konuşuldu.

 Günümüz dünyasında, geçen yıl Türkiye’deki yüzyılın depremi, savaşlar, çatışmalar, ekonomik durgunluklar gibi olumsuzların gergin bir durum yarattığını vurgulandı. İstikrarın sağlanması önerilerde bulunuldu.

 

Programda açılış konuşmacıları; Dr. Akkan Suver (Marmara Grubu Vakfı Başkanı, Mustafa Gültepe (TİM ve İHKİB Başkanı), Kubanıçbek Ömüraliyev (Kırgızistan Büyükelçi, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri), Doç. Dr. Merve Safa Kavakcı (Türkiye Malezya Büyükelçi, KEİ Genel Sekreter Birinci Yardımcısı), Prof. Dr. Asaf Hajiyev (KEİPA Karadeniz Ekonomi İşbirliği Teşkilatı, Parlamenterler Asamblesi Genel Sekreteri), Davut Gül (İstanbul Valisi), Ersin Tatar (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı), Mevlüt Çavuşoğlu (Türkiye Dışişleri E. Bakanı) tarafından yapıldı.

 

Marmara Grubu Vakfı Başkanı Akkan Suver’in Zirve açılış konuşma özeti“Türkiye, savaş ve krizlere rağmen diyalog ve işbirliğini teşvik etmek amacıyla Ekonomi Zirvesi düzenliyor. Ülkenin stratejik coğrafi konumu, güçlü altyapısı ve dinamik işgücü, bölgenin parlayan bir yıldızı olmasını sağlıyor. Etkinlik, 27 yıldır aralıksız devam ediyor ve Türkiye'nin değerlerini yansıtmayı hedefliyor. Katılımcı ülkelerle ortaklıklar ve işbirlikleri kurularak, ortak çözümler aranıyor. Özellikle yarınki cumhurbaşkanları oturumunda, savaşlar, ihtilaflar ve krizler hakkında bilgi alınacak ve gezegenin geleceği için çözüm arayışlarına odaklanılacak. Avrupa Birliği'nin Akdeniz Çocukları Hareketi gibi önemli projelerde Türkiye'nin ortaklık rolü bulunuyor. Bu kapsamda, Filistin'deki öksüz çocuklara yönelik yapılan projenin imza töreni ve iyi niyet anlaşması bugün gerçekleştirilecek.”şeklindeydi.

İstanbul Valisi Davut Gül konuşmasında özetle “İstanbul'da düzenlenen bir etkinlik, farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan şehrin zengin kültürünü ve birlikte yaşama kültürünü vurguluyor. Etkinlik, herkesin güvende olmadığı durumlarda hiç kimsenin güvende olmadığı gerçeğini gözler önüne seriyor ve adil bir düzenin, barışın ve teröre karşı duruşun önemini vurguluyor. Değerli bürokratlar ve katılımcılar, geçmişte olduğu gibi bu süreçlere katkı sunarak olumlu değişimlere destek veriyorlar.” Dedi  katkı sunan herkese teşekkür etdi

Unesco bünyesinde Nobel Barış ödüllü başkanlığını Dr. Hong Tao-Tze’nin yaptığı Fowpal Dünya barış Gönüllüleri Grubun geleneksel ritueli MVG Başkanı Dr. Akkan Suver’e uygulandı.

Oturumun başlıklarında  “Avrasya ekonomi zirveleri hür bir platformdur” ve “İklim krizi, çevre ve enerji sorunları” Tüm sorunlar açıklandı. Çözümlenmeleri istendi.

Zirvenin odak noktalarından biri, Avrasya bölgesinin ekonomik potansiyelini artırmak ve sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek için stratejik ortaklıkların güçlendirilmesi oldu. Katılımcılar, bölgesel altyapı projeleri, ticaret anlaşmaları ve yatırım fırsatları gibi konularda görüş alışverişinde bulundular.

Özellikle enerji sektörü, zirvenin öne çıkan konularından biri oldu. Katılımcı ülkeler, enerji kaynaklarının arzı, dağıtımı ve ticareti konusunda iş birliği fırsatlarını değerlendirdiler. Bu bağlamda, yenilenebilir enerji projeleri ve sürdürülebilir enerji politikaları da tartışıldı.

Zirvenin bir diğer önemli gündem maddesi, dijital ekonomi ve teknoloji alanındaki iş birliği olanaklarıydı. Katılımcı ülkeler, dijital dönüşümün ekonomik büyümeye ve rekabet gücüne katkı sağlayabileceği konusunda fikir alışverişinde bulundular ve ortak projeler geliştirmeyi planladılar.

Ayrıca, zirve boyunca, Avrasya'daki ticaret ve yatırım ortamını iyileştirmek için düzenleyici reformlar ve ticaret kolaylığı önlemleri de ele alındı. Bu çerçevede, sınır ötesi ticaretin kolaylaştırılması ve ticaret engellerinin azaltılması için ortak çözümler arayışı içinde olundu.

Gala yemeği öncesi, İHKİB bünyesinde 31. Koza Genç 10 Moda Finalist  tasarımcıların yer aldığı moda defilesi katlımcıları büyüledi.

yilmazparlar@yahoo.com


  

2/09/24

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Şubat 2024 Meclis Toplantısı-Yılmaz Parlar

  

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Şubat 2024 Meclis Toplantısı

İstanbul Ticaret Odası 2024 yılı ikinci meclis toplantısı Meclis Başkanı Dr. Erhan Erken açılış konuşması sonrası İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, özetle; faiz artışının en etkili ancak tek dezenflasyon silahı olmadığını belirtti.



Para politikasındaki sıkılaşmanın maliye politikasıyla desteklenmediği sürece enflasyonla mücadele programının sınırlı kalabileceğini vurguladı. Bu nedenle, para ve maliye politikalarının uyumuna ve bu uyumu destekleyecek yapısal reformlara önem verilmesi gerektiğini ifade etti.

Avdagiç ayrıca, son dönemde art arda gerçekleşen terör saldırılarına da dikkat çekti ve iş dünyasının teröristlere karşı birlik ve beraberlik içinde olduğunu vurguladı.



Ayrıca, Kahramanmaraş depremlerinin birinci yılını anarak, bölgenin yeniden imar edilmeye başlandığını ve deprem bölgelerinin hazırlıklı olması gerektiğini belirtti. İstanbul'da yapılacak olan mahalli seçimlerde, seçilecek her belediye başkanından depreme hazırlıklı olmalarını beklediklerini dile getirdi.

Ekonomide enflasyonu düşürmek veya kontrol altında tutmak için en etkili araçlardan birinin faiz oranlarını artırmak olduğunu malumdur.

İTO Başkanı Avdagiç: “Faiz artışı dezenflasyon sürecinin en etkili silahı, ancak yegane silahı olmadığını ifade ederek, görüşünü  “Para politikasındaki sıkılık, maliye politikasıyla desteklenmediği sürece, enflasyonla mücadele programı sınırlı kalabilir. Bu nedenle para ve maliye politikasının uyumuna ve bu uyumu destekleyecek yapısal reformlara önem verilmeli” şeklinde belirtdi.




Para ve maliye politikasının uyumu merkez bankası tarafından uygulanan para politikası ile hükümetin uyguladığı mali politikanın birbirini destekleyici ve birbirini tamamlayıcı olması gerektiğidir.

Yapısal reformlar ise ekonomik yapıda kalıcı değişiklikler yapmayı amaçlayan politika ve düzenlemelerdir. ekonomik istikrarın sağlanması ve sürdürülebilir büyümenin desteklenmesi için para ve maliye politikalarının uyum içinde olması ve bu uyumu destekleyecek yapısal reformlara odaklanılması gerektiğini belirtmektedir.

 Enflasyon, genel olarak mal ve hizmetlerin fiyatlarının sürekli olarak artması olarak tanımlanır. Bu durum, paranın satın alma gücünün azalmasına ve ekonomik istikrarsızlığa yol açabilir.



Faiz oranları, genellikle merkez bankaları tarafından belirlenir ve para arzını kontrol etmenin bir yoludur. Faiz oranlarını artırmak, kredi maliyetlerini yükseltir ve tüketici harcamalarını azaltır, bu da talepteki azalmaya neden olabilir. Azalan talep, fiyat artışlarını yavaşlatabilir veya durdurabilir, böylece enflasyonu kontrol altına alabilir.

Dolayısıyla, "faiz artışı dezenflasyon sürecinin en etkili silahı" ifadesi, enflasyonla mücadelede faiz oranlarının artırılmasının önemini vurgular. Ancak, bu tek başına yeterli olmayabilir ve genellikle diğer ekonomik politika araçlarıyla birlikte kullanılır. Bu ifade, ekonomik politika yapıcılarının enflasyonla mücadelede faiz oranlarını artırmanın etkili bir yol olduğunu anladığını ve bunu sıklıkla uyguladığını ifade eder.

Başkan Avdagiç, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanlığın değişikliğin doğru bir iletişimle yönetildiğini TCMB'deki başkanlık değişikliğine yönelik doğru ve net iletişimin piyasalarda güven oluşturduğunu ve ekonomik istikrarın sürdürülmesine katkıda bulunduğunu ifade eden sözleri; Başkan değişikliğinin politika değişikliği ile ilişkisinin bulunmadığı yönündeki kararlılık TCMB'nin para politikalarında temel bir değişiklik yapmayacağına dair yapılan netlik, piyasa oyuncuları ve yatırımcılar için önemli, ekonomik istikrarın sürdürülebilirliği açısından güvenilirlik ve tutarlılık sağlamasıdır.

Piyasa aktörleri arasında güven oluşturduğunu ve bu da piyasalardaki belirsizlikleri azaltarak istikrarı desteklediğini belirtiğidir. Piyasalara güven, yatırımcıların risk almayı ve yatırım yapmayı istemelerine katkıda bulunabilir, bu da ekonomik büyümeyi teşvik edebilir ve finansal istikrarı sağlayabilir.

Para politikası ve maliye politikasının birbiriyle uyumlu olması gerektiğini ve bu uyumu desteklemek için yapısal reformlara önem verilmesi gerektiğidir.

Para politikası, genellikle merkez bankaları tarafından yürütülen politikalardır ve para arzı, faiz oranları ve para biriminin değeri gibi faktörleri kontrol etmeyi içerir. Maliye politikası devletin gelir ve harcamalarını düzenleyen politikaları kapsar, vergi oranları, kamu harcamaları ve bütçe açığı gibi unsurları içerir.

Ekonomik istikrarı sağlamak ve ekonomik büyümeyi teşvik etmek için bu iki politika alanının uyumlu bir şekilde çalışması gerektiğini vurgular. Ayrıca, bu uyumu güçlendirmek ve sürdürmek için yapısal reformlara da ihtiyaç olduğunu belirtir.

Yapısal reformlar, ekonomik sistemi daha verimli ve rekabetçi hale getirmeyi amaçlar. Kalıcı değişikliklerdir.



 Başkan Avdagiç Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanlığına atanan Fatih Karahan’a başarılar diledi

 “Biz Sayın Karahan’ın başkanlığında Merkez Bankası’nın ülkemize ve iş dünyamıza kalıcı kazanımlar sağlayacağına inanıyoruz. Merkez Bankası’ndaki başkanlık değişim süreci, yanlış anlamalara meydan vermeyecek Başkan değişikliğinin politika değişikliği ile ilişkisinin bulunmadığı yönündeki kararlılık beyanları, piyasalara güven verdi” dedi.

 Avdagiç, Son günlerde meydana gelen Terör saldırıları hakkında rastlantı olmadığına dikkat çekerek,

“Çağlayan Adliyesi önünde gerçekleştirilen terör saldırısını lanetliyorum. Sarıyer'deki Santa Maria İtalyan Kilisesi'ne yönelik saldırıyı telin ediyorum. Bu olaylar, Fatih Camii imamına saldırı ile başlamıştı. Bütün ülkemizin huzurunu hedef alan saldırıların birbiri ardına gelmesinin rastlantı olmadığı çok açık. İş dünyası olarak şunun altını çizmek isterim. Terör örgütlerini maşa gibi kullanıp, Türkiye’de kaos oluşturmak isteyenler, bunu asla başaramayacaklar. Dün olduğu gibi bugün de teröristlere karşı kenetlenip bir ve beraber olacağız, hedeflerine ulaşmalarına asla izin vermeyeceğiz. Türkiye’nin büyüklüğü ve milletimizin kararlılığının bu saldırıları akim bırakacağından zerrece şüphem bulunmuyor” olduğunu dile getirdi.



 Yerel seçim yaklaşırken Yeni Belediye Başkanlarından Deprem için Yapı Denetimi ve Güçlendirmeyi beklediğini ifade eden sözleri çok isabetliydi. Deprem için aslında genel yapılması gerekenler; Afet Planları, Eğitim ve Farkındalık, Acil Durum Hazırlığı: Altyapı Güçlendirme, Toplum Katılımı, Deprem Sigortası, gibi önlemler alınmasıyla deprem riskini azaltması ve afet durumlarında etkili müdahale sağlanmasıdır.

 İTO Başkanı Avdagiç, geride kalan  6 Şubat Kahramanmaraş depremin birinci yılında “Milletimizin ve devletimizin gayretiyle bölgemiz yeniden imar edilmeye başlandı. Bunun somut sonuçlarını ilk etap deprem konutlarının teslim törenlerinde gördük. Açılan kamu hizmet binalarında gördük. Bu illerimizin hepsi, tahmin edilenden daha kısa sürede ayağa kalkacak, imarıyla olası depremlere karşı bizim iftiharımız olacak”

Açıklamsıyla,  “31 Mart’ta Mahalli Seçimler yapılacak. İş dünyası olarak, hangi partiden olursa olsun, seçilecek her belediye başkanından; Türkiye’nin deprem bölgesinde olduğu gerçeğini unutmadan, beldelerini depreme hazırlamalarını, bu yöndeki tedbirleri hayata geçirmelerini istiyor ve bekliyoruz. Bir deprem ülkesi olan Türkiye’de depreme karşı hazırlıklı olmadan gerçek anlamda “sürdürülebilir bir kalkınmanın” mümkün olmayacağının altını bir kez daha çiziyorum” dedi.

 İTO üyelerin Komiteleri hakkında istekleri hakkında konuşmalarını cevaplayan İTO Başkanın çözüm açıklamaları sonrası, meclis toplantı sona erdi.

 yilmazparlar@yahoo.com


1/12/24

İTO Ocak 2024 Meclis Toplantısı-Yılmaz Parlar

İTO Ocak 2024 Meclis Toplantısı

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Ocak 2024 meclis Toplantısına Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu katıldı.

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'dan, İstanbul iş dünyasının ulaştırma ve altyapı konusunda talep ve beklentilerini dile getirdi.



Yerel seçim yaklaşırken Başkan Avdagiç, Eski Çevre Bakanın Belediye Başkanlığına aday olmasına ilişkin İstanbul trafiğine beklentisini ima ederken, Bakan Uraloğlu, Marmara deprem olasığıyla kentsel dönüşüm öncelik ağırlığını ima etdi.  

Kanımızca İstanbul'da deprem ve trafik gibi önemli sorunlar söz konusu olduğunda, hangi önceliğin daha önemli olduğu tartışmalı bir konudur. Ancak, öncelikle insanların can ve mal güvenliği gözetilmelidir.



Deprem, İstanbul'un büyük bir risk altında olduğu bir tehdit olup, her an gerçekleşebilecek bir doğal felakettir. Bu nedenle, deprem riski göz önünde bulundurularak öncelikli olarak kentsel dönüşüm çalışmalarına ağırlık verilmelidir. Kentsel dönüşüm projeleri, yapı stokuyla ilgili sorunları çözmek, riskli yapıları güçlendirmek veya yeniden inşa etmek suretiyle depreme dayanıklı yapılar oluşturmak amacıyla yapılır. Bu şekilde, deprem anında can kaybı ve yıkım miktarı minimize edilebilir.

Ancak İstanbul'da aynı zamanda ciddi bir trafik sorunu da bulunmaktadır. Trafik sıkışıklığı, ulaşım sürelerini uzatarak insanların yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, trafiğin düzenlenmesine ve ulaşım altyapısının iyileştirilmesine de önem verilmelidir. Yolların genişletilmesi, toplu taşıma sistemlerinin geliştirilmesi ve alternatif ulaşım seçeneklerinin artırılması gibi çözümlerle trafik sorunu aşılabilir.



Sonuç olarak, İstanbul'da hem deprem hem de trafik önemli sorunlardır ve her ikisi de üzerinde çalışılması gereken konulardır. Ancak, can güvenliği öncelikli olduğundan deprem için kentsel dönüşüm çalışmalarına öncelik vermek ve aynı zamanda trafik sorununu da çözmek için çaba harcamak önemlidir

 İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İTO'ya yapılan ziyarette Bakan Uraloğlu'na şu açıklamalarda bulundu; 

Avdagiç, toplu taşımanın İstanbul'daki yaşam kalitesini doğrudan etkilediğini ve toplu ulaşım yasası hazırlığını memnuniyetle karşıladıklarını söyledi. "İstanbul'da toplu taşımaya ve yaşam kalitesine önemli katkı sunacak toplu ulaşım yasası hazırlığına İTO olarak gereken desteği vermeye hazırız. Bu yasanın büyük bir ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu.

Avdagiç, İstanbul'un dinamik bir şehir olduğunu ve ihtiyaçlarının her geçen gün arttığını söyledi. "İstanbul tarihin, turizmin, ticaretin, finansın, sporun, kültürün başkenti ve merkezi olacaksa, hepsinden önce ulaşımın başkenti olmak zorunda. Bu nedenle İstanbul için 'sürdürülebilir ulaşım' politikası uygulanması gerekiyor" dedi. 

Avdagiç, özellikle Anadolu Yakası'nda Harem Otogarı'nın yetersiz olduğunu belirterek, "Harem Otogarı yerine Anadolu Yakası'nda modern bir otogar tesis edilebilir. Aynı zamanda Avrupa Yakası için de bir düzenleme yapma ihtiyacı var" dedi. 

Avdagiç, lojistik sektörüne yönelik meslek yüksekokulu açılması girişimlerinin halihazırda yapıldığını ve bu okulların hızla hayata geçmesinin hem gençlere yeni iş imkanları sunacağını hem de sektörlere ihtiyaç duyulan istihdamı sağlayacağını belirtti. 

Avdagiç, araç muayene istasyonlarının ve özellikle yük taşımacılığı yapan araçlara özel muayene istasyonlarının sayısının artırılması ve pazar günleri de hizmet vermeleri gerektiği önerisinde bulundu.

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye’nin küresel bir lojistik merkezi olmasına katkı vermek amacıyla yenilenebilir enerjiyle çalışan yatırımları yapacak firmalar için teşvik sistemi oluşturulmasının yararlı olacağını ifade etti.



Bakan Uraloğlu, İstanbul Ticaret Odası (İTO) ocak ayı olağan meclis toplantısında yaptığı konuşmada, İstanbul'un Türkiye Cumhuriyeti'nin kalkınma sürecinde ticaretin lokomotifi olduğunu vurgulayarak, 2023 yılında Türkiye'nin ihracat rekorunu kırdığını belirtti. Ayrıca, Avrupa Birliği üyeliğinin stratejik bir hedef olarak sürdüğünü ve Yeşil Mutabakat politikasının önemine değindi.

Uraloğlu, Yeşil Mutabakat'a hazırlık kapsamında sürdürülebilir ve akıllı hareketlilik stratejisi, yeşil denizcilik ve yeşil liman uygulamalarının geliştirilmesi gibi hedeflere odaklandıklarını açıkladı. Ayrıca, 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi doğrultusunda çalışmalara başladıklarını ve elektrikli araç şarj istasyonları projesini hayata geçirdiklerini ifade etti.

Bakan Uraloğlu, komşu ülkeler ve Türk dünyasıyla ilişkilerin tarihi zirvelere taşındığını belirterek, küresel güç mücadelesinde Türkiye'nin stratejik konumunu vurguladı. Kalkınma Yolu ve Zengezur Koridoru projelerinin ülkenin ticari, lojistik ve siyasi bağlarını güçlendireceğini söyledi.

Ayrıca, Uraloğlu, Türkiye'nin ulusal ve uluslararası ulaşım projeleri, hava ulaşımı, demiryolu ve yeşil dönüşüm alanındaki çalışmalar hakkında detaylı bilgiler verdi. Son olarak, İstanbul'u modern ulaşım altyapısıyla donatarak yaşam kalitesini artırdıklarını ve ülkenin diğer bölgelerine ulaşım yatırımları yaparak İstanbul'un üzerindeki yükü hafiflettiklerini vurguladı.

yilmazparlar@yahoo.com