12/09/20

Ordu Turizme Yöneldi


Pandemi sürecinde yeni bir hamleye hazırlanan Ordu, Etkili şehir pazarlama stratejileri yapıyor.

Ekonomide Uluslararası arenaya çıkmanın yolu turizmdir. Turizm, ekonominin önemli bir parçasıdır. Buda, ekonomik kalkınma arasında anlamlı bir bağ olan kültürel sermaye birikimi ile mümkündür.



Başkanlığını Celal Toprak’ın yaptığı Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneğin (YAPDER) düzenlediği, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler’in de katıldığı online toplantıda, Ordu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Servet Şahin, NRW.Global Business Turkey Genel Müdürü Adem Akaya, birçok sektörde, Ordu’lu girişimcilerin  Almanya pazarına açılması için, bilgiler verdi. 

Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğü üstlendiği zoom toplantıda; Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler Ordu şehrin farklı yönlerini dile getirdi. NRW.Global Business Turkey Genel Müdürü Adem Akkaya Almanya Ruhr Havzasının imkanlarını sıraladı. 

Ancak Almanya Ruhr Havzasının yanı sıra, Fransa (Metz ve Lens bölgeleri), İngiltere (Glasgow, Liverpool, Londra), İspanya (Bilbao) gibi gelişmiş ülkeler işsizliğin arttığı, sosyal katılımın azaldığı bölgelerde kültür ve sanatsal yatırımlarla kentsel canlanma yaratdılar. Yani Kültürel sermaye ile gerçekleştirdiler. “Gayrimenkul odaklı kalkınma projeleri” yerine “Kültür odaklı kentsel gelişim projelerine” öncelik verdiler 



Kültürel sermaye birikiminin sosyal refahı arttırıcı etkisi olduğu kadar ekonomi için istihdam ve gelir arttırıcı etkisi de vardır. Kültürel yatırımlar, çoğaltan etkisi ile ekonomideki diğer sektörler ile etkileşimde bulunurlar.

Nedir Kültürel sermaye,  toplumdaki bireylerin sahip olduğu bilgi, beceri, deneyim, sanat, bilim, eğitim, iş yapma biçimi, gelenek ve görenekler, inanç, ahlak gibi toplumun sosyal yapısına ve genel ekonomideki üretim ve tüketim biçimine yön veren değerlerin toplamı o toplumdaki kültürel sermayeyi oluşturur. 

Kültürel sermaye eğitim, kültürel miras ve yaratıcılıktan beslenir. Kültürel sermaye tek başına kalkınmak için yeterli değildir ancak sahip olunan fiziki ve beşeri sermayenin daha akılcı ve verimli kullanılmasına olanak vererek ekonomide katma değer yaratır. 

Turizm için zor zamanlar ancak, Turizm trafiğin geri döneceğini muhakkak. 

Büyütülmeyen, işlenmeyen, değişimlere göre motive edilmeyen planların statikleşerek fayda sağlamıyacağı göz önünde tutulduğunda; Başda Başkan Hilmi Güler olmak üzere Ordu Belediye Başkanlığın ve Başkanı Servet Şahin olan Ticaret - Sanayi Odasının, Etkili şehir pazarlama stratejilerini son derece olumlu buluyoruz.

Global krizin etkileri sürerken büyümeye istekli iş tecrübesi, mesleki bilgi birikimi, ufku görüş üstünlükleri ile vizyonu örnekleyen konuşmacılar, Zoom Toplantıda, önemli bilgiler aktardılar

Küçük şehirler ve kırsal toplulukların ekonomilerini güçlendirme hedefi gibi, Ordu, daha iyi yaşam kalitesi sağlamanın ve yerel varlıklar üzerine inşa etmenin yollarını arıyor. 

Yerel düşünce yapısını,  küresel koşullara göre şekilendirip gereksinmelere uyarlanan yapı, ürünlerin küresel müşterilerin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde oluşturma, markalaşmak için önemli bir adımdır.

Dünya’daki örnekleri sayısız olan ürün ile marklaşan şehirler gibi, Ordu ilinin kanımızca, fındık gibi benzersiz farklı bir ürünü var. Buradan yola çıkarak fark yaratma kabiliyeti ile fırsat yaratabilir. Farklı karnaval havasındaki festivaller, fuarlar, sempozyum-zirve düzenleyerek Uluslararasında isim duyurabilir.

Başkan Hilmi Güler’in Romanya örneği, sosyal tıbbın öncüsü olarak kabul edilen Ana Aslan sağlık merkeziyle tanınan tüm dünya tarafından kabul gören kozmetik ürünleri gibi fındık ve türev ürünler tüm dünya pazarında yer alabilir.

Turizm öncelikle Geleneksel klasik turizmle gelişir. Alternatif turizm, pasta payını çoğalatmak içindir.



Toplantıda yine Başkan Güler’in sözünü etdiği, Ordu’nun doğal tabiat varlıkları şelale, yaylalar, deniz kum vs. Akıllı büyüme stratejilerinde, kendine özgü kırsal karakterleri korumak ekoturizm büyüme ve gelişme hedeflerine ulaşmaya yardımcı olabilir.

Kırsal peyzajı koruyan politikalar, açık alanı korumaya, hava ve su kalitesini korumaya, rekreasyon alanları sağlamaya ve yerel ekonomiye yatırım getiren turistik yerler yaratmaya yardımcı olur.

Yürümeyi, bisiklete binmeyi ve toplu taşımayı destekleyen politikalar, insanların parasından tasarruf ederken araçlardan kaynaklanan hava kirliliğini azaltmaya yardımcı olur

Temel (tuvalet olanaklarıyla) tamamlanmış  ücretsiz bir kamp yeri sağlayarak, karavan turizm ile konaklama yetersiziği yatak sayısın azlığını hissetdirmeden yapılabilir. 

Sağlık, termal ve iş turizmiyle otel yönetimi gibi alanlarda Türkiye’nin büyük bir deneyimi var. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre,  Rusya, Almanya, Bulgaristan, İngiltere Gürcistan en fazla turist gönderen ülkeler. Göz ününde tutulması gereken SWOT analizi buna göre yapılmalı.

Yerel ekonomi, turizm  ne olursa olsun tüm çabalar mobil olarak düşünülmeli, mobil bir zihniyetle yapılmalıdır. Herkes her faliyeti mobil cihazda aradığında bulubilmelidir.

Zamanı yakalıyamamak ıskalamak telafisi çok zor olan boşluk bırakıyor. O nedenle, Ordu şehrinin benzersiz niteliklerine ve artı noktalarına dikkat çekerek, tüm kabiliyetlerin farkında olup bilinçli bir şekilde istifade edeceğine, rakiplerden koparak başarı faktörlerini uygulayacağına inanıyoruz.   

yilmazparlar@yahoo.com

12/02/20

Yemediğini Yedirme

.

.

.

Yemediğini Yedirme

Ekonomi Gazeteciler Derneği, Güvenilir Ürün Platformu, Yapder ve pek çok Dernek Başkanı Celal Toprak Güvenilir Ürün Platformunda moderatörlük görevi üstlendiği panelde, gıda sektörüne, gıda üreticilerine sağlıklı olması gereken  ürünlere atıf yaparak “Yemediğini-Yedirme” Ailenin kendinin yemediği gıda ürünü tüketiciye yedirme” dedi.

CNR Fuar merkezinde 25-28 Kasım 2020 tarihlerinde düzenlenen Gıda -İçecek Ürünleri ve Ambalaj Fuarında, Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği (YAPDER) bünyesinde Güvenilir Ürün Platformu (GÜP) tarafından gerçekleştirilen “Pandemide Markalaşma ve Pazarlama Stratejileri” panelinde, Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Celal Toprak moderatör, Ceylanpınar Süt Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Ceylan, Dinçer Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tevfik Dinçer, Seydioğlu Genel Müdürü Mehmet Göksu Panelist olarak yer aldılar.

Herzamanki gibi Celal Toprak’ın hiperaktif moderatörük yaptığı fevkalade akıcı geçen ve ilgi odağı olan panelde kırık gıda sistemine olan güveni yeniden inşa etmenin ilk adımları olarak gıda endüstrisine düşen konular açıklandı.  

Daha şeffaf bir tedarik zincirine acil ihtiyaç olduğu kabul edilen ürünleri tüketen günümüzün bağlantılı müşterisi, raflardaki ürünlerle ilgili her şeyi öğrenebilmeyi bekliyor - içinde ne var, nerede üretiliyor ? ve diyetleriyle ilgili bilinçli seçimler yapmalarına nasıl yardımcı oluyor? Ürünlerindeki bileşenler nereden geliyor? 

Tüketiciler, yiyeceklerinin nasıl üretildiğini ve bunun insanlar ve çevre üzerindeki etkisini bilme hakkına sahiptir. Yiyeceklerimizdeki birçok içerik dünyanın en fakir ve en gıda güvencesi olmayan insanları tarafından yetiştirilmektedir. Karşılaştığımız en acımasız ironilerden biridir.

Övgüyü hak eden şirketler içeriklerinin hangi koşullar altında üretildiğini bilmiyorlarsa nasıl anlamlı politikalar oluşturabilirler? Tüketici, şirketlerin bileşenlerini nereden temin ettiğini bilmiyorsa, o zaman şirketleri taahhütlerinden sorumlu tutabilir miyiz?

Gıda üreticileri, bilme ve gösterme konusunda daha proaktif hale gelmelidir.  Hükümetlerin gıda şirketlerinden sağlam çevresel, sosyal ve yönetişim açıklamaları talep etmesi gerekir ve yatırımcılar bu bilgilere göre hareket etmelidir.   

Panelde konuşmacıların ifade etdikleri gibi; Sürdürülebilirlik başarılı bir marka oluşturmak, kurumsal sosyal sorumluluk bir halkla ilişkiler aracından daha da fazlasıdır. Günümüz tüketicileri, marka stratejisi için vazgeçilmez kılan sürdürülebilir iş uygulamalarına sahip şirketler arıyor.



Artık şirketlerin yüksek kaliteli ürünler üretmesi veya satması yeterli değil. Günümüz markaları, dünyayı daha iyi bir yer haline getirme çabalarıyla giderek daha fazla ölçülüyor. İnsanların sosyal ve çevresel değişim kurumsal sosyal sorumluluğu temel iş stratejilerinin bir parçası yapan şirketlerin, bu tür planları olmayan kuruluşlara göre daha fazla alanda daha başarılı olduğunu ortaya koyuyor. 

İnsanları ve toplulukları olumlu etkilemenin yanı sıra, bu girişimler doğrudan marka farklılaşması, müşteri sadakati ve çalışan bağlılığı ile ilişkilendiriliyor. Şirketlere Dünyayı etkisi altına alan Pandemi sürecini yaşadığımız ekonomik kriz durumunda, şüphe duyan çalışanların önemli sorunlara katkıda bulunmalarına yardımcı olan bir şirkete daha sadık kalacaklarını işletmeyi olumlu sosyal etki için bir güç olarak görüyor.


Panelde misyon ve amaçlarını sürdürülebilir değerlerle bütünleştiren ve çevresel ve sosyal hedefleri işleriyle bağlantılı şekillerde destekleyen, markalaşan sürdürülebilir ürünlerini ve uygulamalarını başarılı bir şekilde anlatan geçmişi 50-60 yıla dayanan panelistlerin firmaları potansiyel bir pazardan pay almaya hak etdikleri gibi, tedarikçilerindeki ve üreticilerindeki çalışma koşulları konusunda şeffaf olmalarını ve küresel tedarik zinciri ağlarında çalışma koşullarında, çevre sağlığı ve güvenliğinde insan hakları uyumluluğunu dile getirdiler. 

İtibar ölçümlerine uygun marka itibarlarını şekillendirebilecek tüm faktörlerin olmazsa olmaz koşulları anlatan panelistler.   tüketicilerin, benzersiz beslenme ve kişisel sağlık hedeflerine daha agresif bir şekilde ulaşmalarına yardımcı olacak özelleştirilebilir yiyecekler, içecekler ve diyet çözümleri aradıkların bilincinde olduklarını bu şekilde varlık gösterdiklerini vurguladılar.



Moderatör Celal Toprak sağlıksız yiyecek ve içecek ürünlerinin satış ve pazarlamasının hangi koşullar altında sorumsuz olduğunu ahlak kavramından yola çıkarak, firmaların hem piyasa hem de piyasa dışı çevrelerde insanların özerkliğine saygı gösterme ve zarar vermeme ilkesine bağlı kalma görevleri olduğunu savundu 

Gayretli çalışmaları sonucunda oluşturulan panelde Güvenilir Ürün Platformu (GÜP) yönetim kurul üyesi Elif Aşlamacı Gıda ürünün önemine dikkat çekerek sağlıklı ürün için derneklerinin çalışma misyonunu vurguladı.

Gerçekdende kanımızca Koronavirüsün katlanarak yayılması, markaların pazarlama stratejilerini neredeyse tamamen hareket halindeyken değiştirmek zorunda kalmasına neden olması, markaların bu salgının ortasında benimsemesi gereken yaratıcı pazarlama stratejisine ihtiyaç duyulmasıdır.



COVID-19 salgının, dünyaya yayılmasını kontrol etmek ve eğriyi düzleştirmek için daha katı önlemler almaya zorladı. Bu tür sıkıntılı zamanlarda, markaların hedef kitleleri ile ilettikleri anlatının mantıklı olmasını sağlama sorumluluğu vardır ve bu da pazarlamacılar için zorluk teşkil etmektedir. Pazarlama kampanyalarını değiştirmek ve pazarlamaya tamamen yeni bir yaklaşım benimsemek zorundalar. Markaların empati kurması gerekse de küresel krize karşı tarafsız bir duruş sergilemeleri gerekiyor.

Hedef kitleleri üzerindeki etkilerini göz önünde bulundurarak doğru mesajı yaymak markaların sosyal sorumluluğudur. Birçok marka bunu sosyal mesafeyi ve diğer güvenlik önlemlerini teşvik eden iyi düşünülmüş kampanyalar yoluyla ve diğerleri bağışlar sunarak gerçekleştirdi. Etkileşimi Artırmak için Sosyal Medyayı Kullandı. Ruh sağlığına öncelik veren mesajı yaymak için Influencer pazarlamayı kullanarak sağlık korumasına destek verdi.

COVID-19 için pazarlama kampanyaları ve mesajlar hazırlarken, satışlarını sürdürmek, hedef kitleye değer katmak çok önemli. COVID-19 Pandemi, "dijitale geçme" hızımızı hızlandırdı ve birçok çevrimiçi sektöre yeni bir güç verdi. 

Daha önce  Zoom'a hiç bu kadar bağımlı olmamıştık, bu da dijital pazarlamacılar olarak teknolojiye olan bu yeni güveni kendi yararımıza kullanan kararlar almak istediğimiz anlamına geliyor. Pazarlama planı içinde yeni stratejileri gerektiriyor.

Panel katılımcıların soru ve katkılarından sonra destek verenlere sertifika verilerek devam etdi. Toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.


yilmazparlar@yahoo.com