7/10/25

İTO Temmuz 2025 Meclis Toplantısı edit-Yılmaz Parlar

 

İTO Başkanı Şekib Avdagiç,

“Türkiye’nin En Büyük Gücü Milletidir”

İstanbul Ticaret Odası 2025 Temmuz Ayı Meclis Toplantısı, 10 Temmuz Perşembe günü Başkan Şekib Avdagiç’in gündeme damga vuran açıklamalarıyla gerçekleşti.

Toplantıda şehitlerden enflasyona, Kuzey Kıbrıs’tan ticaret politikalarına kadar birçok kritik başlık masaya yatırıldı.

“Şehitlerimizi Unutmayacağız”

Başkan Avdagiç, konuşmasının başında Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve şehit ailelerine başsağlığı dileyerek, “Bu ülke için can veren evlatlarımızı hiçbir zaman unutmayacağız” dedi.

Türkiye’nin birçok coğrafyada mazlumların yanında olduğunu vurgulayan Avdagiç, “Doğu Türkistan’dan Gazze’ye kadar dünyanın dört bir yanında zulüm devam ediyor. Bu vahşet karşısında susmayacağız” mesajını verdi.

“15 Temmuz Büyük Bir Direnişin Sembolüdür”

15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümüne dikkat çeken Avdagiç, “O gece milletimiz vatanına sahip çıktı. Türkiye’nin en büyük gücü, halkının dirayetidir” diyerek, darbecilere karşı gösterilen direnişi “altın harflerle yazılan bir destan” olarak niteledi.

“Kıbrıs Türk Varlığı, Devletimizin Bekasıdır”

Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 51. yıl dönümünü anan Başkan Avdagiç, “Kıbrıs Türklerinin yok edilmesine karşı Türkiye kararlılıkla durmuştur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bugünkü haliyle varlığı, Anadolu’nun Türk kalmasının da teminatıdır” dedi.

“Enflasyonla Mücadeleye Kararlılıkla Devam Etmeliyiz”

Ekonomiye dair değerlendirmelerde bulunan Avdagiç, enflasyonla mücadelede dikkatli olunması gerektiğini vurgulayarak, “Ticaret dünyası olarak enflasyonun tekrar tek haneli seviyelere inmesini bekliyoruz. Ama bu süreç dikkat ve istikrar gerektiriyor” diye konuştu.

“İhracat Artmalı, İthalat Cazibesini Kaybetmeli”

İhracatın önemine değinen İTO Başkanı, “Türkiye ithalatın cazip olduğu, ihracatın zorlaştığı bir ülke olmaktan çıkmalı” diyerek, 2025 yılı için 270 milyar dolarlık ihracat hedefinin yakalanabileceğini söyledi. Ancak dış ticaret dengesine dikkat çekerek, “İhracat artarken ithalat makasını açmamalı” uyarısında bulundu.

“KOBİ’ler Ekonominin Kılcal Damarıdır”

KOBİ’lerin yaşadığı finansal sorunlara değinen Avdagiç, “Ekonominin can damarını oluşturan KOBİ’ler desteklenmeden ekonomik büyüme sürdürülemez. Finansmana erişimleri kolaylaştırılmalı” dedi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı’nın önceki toplantıda verdiği destek sözlerini hatırlatarak, “Bu süreç hızla ilerlemeli” dedi.

“ABD Dolarının Hâkimiyeti Tartışılıyor”

Dünya ekonomisinde yaşanan gelişmeleri de değerlendiren Avdagiç, “ABD doları artık eskisi kadar güçlü değil. Birçok ülke, ticaretinde yerel para birimlerini tercih ediyor. Türkiye’nin bu dönüşümde yer alması büyük önem taşıyor” dedi. Altın rezervlerinin artırılmasının da bu bağlamda önemli bir adım olduğunu belirtti.

“Yangınlarla Mücadelede Millet El Ele”

Türkiye’de artan orman yangınlarına da değinen Avdagiç, “Canı pahasına mücadele eden vatandaşlarımıza minnettarız. İklim değişikliğiyle birlikte yangınlar da artıyor, buna hazırlıklı olmalıyız” dedi.

“Eğitim ve Gençlik Geleceğimizdir”

21 Temmuz’da başlayacak üniversite hazırlık programlarına dikkat çeken Başkan, “Gençlerimize destek olmamız şart. Tüm üyelerimizi ve firmalarımızı bu eğitim kampanyasına katkı sağlamaya davet ediyorum” diyerek eğitimin önemine dikkat çekti.

“Ehlibeyt Sevgisi Milletimizin Gönlündedir”

Konuşmasının sonunda Muharrem Ayı ve Kerbela hadisesine değinen Avdagiç, “Hz. Hüseyin’in adalet mücadelesi asırlardır gönlümüzde yaşıyor.

Osmanlı’dan bu yana milletimiz Ehlibeyt’e muhabbetle bağlıdır” diyerek birlik ve beraberlik çağrısı yaptı.

Başkan Avdagiç, “İstanbul Ticaret Odası olarak ülkemize değer katmak için gece gündüz çalışıyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.

Dr. Erhan Erken, “Manevi Vatan Olmadan Maddi Güç Yetmez”

“Bölgedeki Katliamlar İnsanlık Vicdanını Sarsıyor”

İTO Meclis Başkanı Dr. Erhan Erken, konuşmasında başta Srebrenitsa olmak üzere, geçmişten bugüne yaşanan insanlık trajedilerine dikkat çekti.

“Srebrenitsa, Avrupa’da İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanan en büyük insanlık suçudur. 116 kişinin bir kasabada topluca katledilmesi, binlerce Boşnak kardeşimizin hunharca öldürülmesi insanın içine hançer gibi saplanıyor.”

“Gazze’de Yaşananlar Farklı Bir Kılıkla Aynı Zulümdür”

“Bugün Gazze’de yaşananlar da farklı bir kılıkla aynı vahşetin devamıdır. İki buçuk milyon insanın yaşam alanı hedef alınıyor; hastaneler, okullar, pazar yerleri vuruluyor.”

“Manevi Vatan Ayakta Kalmamızı Sağlayan Temel Değerdir”

Erken, konuşmasında ‘manevi vatan’ kavramını öne çıkararak, toplumların sadece ekonomik ya da askeri güçle değil, ahlaki ve kültürel değerlerle ayakta durabileceğini ifade etti:

“Manevi vatan, millet yapan değerlerdir: ahlak, kültür, inanç… Maddi güç tek başına yeterli değildir. Manevi vatan olmazsa, o toplum çözülmeye mahkûmdur.”

“Kerbela’yı Unutmak Zulmü Meşrulaştırmaktır”

“Kerbela’da Hz. Hüseyin’in şehit edilmesi bir trajedi değil, bir ibrettir. Peygamberin torununun öldürülmesi, zalim ile mazlumun tarihsel ayrım çizgisidir. Bizim görevimiz hep doğru tarafta, hakkın yanında olmaktır.”

“Savunma Sanayi Güçlü Olmalı Ama Saldırgan Değil”

Dr. Erken, Türkiye’nin savunma sanayisinde geldiği noktayı takdir etti ve şu mesajı verdi:

“Savunma sanayinde yerli ve milli olmak, başka ülkelere saldırmak için değil, kendi huzurumuzu korumak içindir. Güçlü ama sağduyulu olmalıyız.”

“Barış İstiyorsak Daima Hazır Olmalıyız”

Konuşmasında Latince’den alıntı yaparak dikkat çeken bir vurgu yaptı:

Barış istiyorsan savaşa hazır ol.”
“Güçlü olmayanın barışı da kalıcı olmaz. Bize düşen, hem maneviyatta hem ekonomide hem savunmada diri kalmaktır.”

“15 Temmuz’un Gösterdiği Şey Şudur, Bu Millet Uyanıktır”

“Birkaç gün sonra 15 Temmuz’un yıl dönümünü anacağız. Bu hain kalkışma, milletimizin ne kadar güçlü bir iradeye sahip olduğunu gösterdi. Bu ülkenin kötülüğünü isteyenlerin karşısında daima dimdik durmalıyız.”

“Zalimlerden Değil, Haklılardan Olmayı Seçmeliyiz”

Konuşmasının sonunda dua ve temennilerde bulunan Dr. Erken, İslam tarihinde önemli kadın figürlerden Hz. Zeynep’i de andı:

“Sarayda hakikati haykıran Hz. Zeynep gibi, biz de zulme sessiz kalmamalıyız. İnşallah hep doğru yerde duranlardan oluruz.”

yilmazparlar@yahoo.com

6/26/25

Yıldızlar Burada Parlıyor-Yılmaz Parlar

  

Yıldızlar Burada Parlıyor...

BTM "Supernova" ile 21. Yüzyılın Girişimcilik Çağını Başlattı

“Her girişim bir yıldızdır. BTM ise o yıldızların parladığı evrendir.”

İstanbul Ticaret Odası’nın vizyonuyla kurulan Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM), 2025 yılının ilk Sahne XL etkinliğini görkemli bir temayla gerçekleştirdi.

 “Supernova.”
Etkinlik sadece yılın değil, yüzyılın ikinci çeyreğinin de ilk sahnesi oldu.
Ve bu sahne, parlayan fikirlerle, ışık saçan girişimcilerle doldu.

Mehmet Develioğlu,

“Girişimcilerimiz, ekonomimizin süpernovalarıdır!”
BTM Sahne XL’in açılış konuşmasını yapan İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Develioğlu, etkileyici sözleriyle girişimcilere ilham verdi:

“Supernova, bir yıldızın en parlak anıdır. Bizim girişimcilerimiz de işte o anı yaşıyor. Onlar, sadece BTM’yi değil, ülkemizin geleceğini de aydınlatıyor.”

Develioğlu, BTM’nin yalnızca bir merkez değil, girişimciliğin Türkiye’de parladığı bir yıldız kümesi olduğunu vurguladı.

“Zihinlerinin en parlak anının ürünlerini bu sahnede görüyoruz. Girişimcilerimiz, Türkiye’nin sıçrama noktasıdır.”

Dr. Önder Kul,

“Her fikir bir yıldız gibi doğar, sabırla büyür ve sonunda bir süpernova gibi patlar.”
BTM Genel Müdürü Dr. Önder Kul, fikirlerin evrimini şiirsel bir dille özetledi:

Zorluklar olur, karanlık olur. Ama vazgeçmeyenler, bir gün kendilerini, takımlarını ve bazen dünyayı dönüştürür.”

Kul, büyük bir müjde de verdi.

Startup World Cup Türkiye ayağı bu yıl BTM’de yapılacak


Pegasus Tech Ventures desteğiyle dünyanın en büyük girişimcilik yarışmalarından biri olan Startup World Cup, Türkiye’nin en parlak girişimcilerini Silikon Vadisi’nde bir araya getirecek ve 1 milyon dolarlık yatırım ödülü için BTM’den yola çıkacak!

Sahneye Çıkan Girişimler,

“Geleceği Bugünden Kodlayanlar”

Etkinlikte 13 girişim sahne aldı, 21 girişim stant açtı. Hepsi de Türkiye’nin yaratıcı gücünü temsil eden cesur ve yenilikçi fikirlerle izleyenleri etkiledi.

Kiraala – Paylaşım ekonomisine konum bazlı yenilik
ReLUfy – 30+ yapay zeka modeliyle veri zekâsı
ExportAlfa AI – KOBİ’ler için dijital ihracat asistanı
innovRES – Kişiselleştirilmiş solunum rehabilitasyonu
Vegg Foods – Bakliyattan yumurta taklidi: BBYA
Tinnimizer – Kulağınız için kişiselleştirilmiş ses terapisi
Bvaluator – 1 milyon+ veriyle yapay zekâ girişim değerleme
Qbit Proje – Entegre verimlilik ve otomasyon sistemleri
Kitchenest – Bulut mutfakla sanal restoranlar
Fikogya – Su ekosistemi için çevre teknolojisi
TeklifPro – Yeni nesil çift yönlü B2B ticaret
STEP4 – AB uyumlu ESG risk yönetimi platformu
Devfilo – Lojistikte komisyonsuz, entegre çözüm

Herkes için Müzik: Müzik Eğitiminin Demokrasi Devrimi

Etkinliğin en dikkat çeken girişimlerinden biri ise “Lidyanka” çatısı altındaki "Herkes için Müzik" oldu. Proje sahibi Fulya Çelikel, girişimini şöyle tanımladı.

“Müzik yetenek değil, bir iletişim biçimidir. Biz herkesin erişebileceği bir müzik okuryazarlığı inşa ediyoruz.”

Herkes için Müzik, müzik eğitiminin bireysel ayrıcalık olmaktan çıkıp toplumsal faydaya dönüşmesini sağlıyor.

Yapay zekâ destekli, video temelli, MEB uyumlu, yaşa göre özelleştirilebilen bu platform, müzik eğitimini demokratikleştiriyor.

Geleceğe BTM’den Bakın

“Supernova” teması yalnızca bir etkinlik ismi değil, BTM’nin vizyonunun özüdür.
Her girişim bir yıldız gibi doğar, BTM’de parlamaya başlar ve sonunda birer galaksiye dönüşür.

BTM, Türkiye’nin girişimcilik gökyüzündeki en parlak yıldızıdır. Bu yıldızın ışığıyla parlayan her girişim, yalnızca kendi geleceğini değil, ülkemizin kalkınma hayalini de aydınlatıyor. Supernova sahnesi, yalnızca fikirlerin değil, umutların patladığı yer oldu.”

yilmazparlar@yahoo.com

6/20/25

Ekonomi Basınına Onur Gecesi-Yılmaz Parlar

  

Ekonomi Basınına Onur Gecesi

Gazetecilik bir meslekten öte, kamu vicdanının sesidir. Ekonomi gazeteciliği ise bu vicdanın verilerle konuşan, gerçeklere dayanan en stratejik cephesidir.

Bu yıl 17’ncisi düzenlenen EGD Ekonomi Basını Başarı Ödülleri, mesleğimizin bu zorlu cephesinde yılmadan çalışan gazetecilere birer onur nişanesi oldu.”

Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından bu yıl 17’ncisi düzenlenen Ekonomi Basını Başarı Ödülleri, İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) ev sahipliğinde, iş dünyasının güçlü markalarının sponsorluğuyla gerçekleşti. Törende, gazetecilikte istikrar, bilgi derinliği ve kamusal sorumluluk ödüllendirildi.

İstanbul Ticaret Odası’nın tarihi binasında düzenlenen törende, EGD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Arslan ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Vahap Munyar’ın açılış konuşmaları yankı uyandırdı. Ödüller 15 farklı dalda sahiplerini buldu.

Ekonomi Gazeteciliğine Devlet Katkısı Bakanlardan Mesaj

Törene bizzat katılamayan Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı gönderdiği mesajlarda, ekonomi basınının kamuoyu oluşturmadaki etkisine dikkat çekti.

Bakan Bolat mesajında, “Ekonomiye objektif bakan, kalkınma vizyonuna katkı sunan tüm basın mensuplarını gönülden kutluyorum,” dedi.

Tarım Bakanı Yumaklı ise, “Şeffaf haber akışı, ekonomik sürdürülebilirlik açısından vazgeçilmezdir,” diyerek ekonomi muhabirlerinin omzundaki sorumluluğa vurgu yaptı.

İTO Başkanı Avdagiç’ten Jeopolitik Uyarı Enerji Krizi ve Enflasyon Kapıda

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, yaptığı konuşmada Ortadoğu’daki gerilimin enerji fiyatlarını ve Türkiye ekonomisini derinden etkileyebileceğini dile getirdi.

“Petrol fiyatlarında her 10 dolarlık artış, cari açığa 4.5 milyar dolarlık ek yük bindiriyor,” diyen Avdagiç, Hürmüz Boğazı’nın kapanması durumunda varil fiyatlarının 130 dolara kadar çıkabileceği uyarısında bulundu.

Avdagiç ayrıca, bu sürecin lojistikten turizme, ihracattan büyümeye kadar birçok alanda zincirleme daralmalara neden olabileceğini belirtti.

Munyar, “10 Bin Gazeteci İşsiz, Destek Şart!”

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Vahap Munyar, medya sektörünün içinde bulunduğu darboğaza dikkat çekerek, “Bugün Türkiye’de yaklaşık 10 bine yakın gazeteci işsiz. Bu sadece bir ekonomik değil, aynı zamanda demokratik krizdir,” ifadelerini kullandı.

Munyar ayrıca, iş dünyası ile ekonomi basını arasındaki karşılıklı güven ve iş birliğinin daha da geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Arslan, “Ekonomi Gazeteciliği, Toplumun Pusulası”

EGD Başkanı Hasan Arslan ise, basındaki dönüşümün ekonomi gazeteciliğini de etkilediğini belirterek, “Kalabalık ekonomi servisleri küçüldü, deneyimli gazeteciler sektörden koptu. Yeni nesil gazetecilerin bu alanda yetişme imkânı daralıyor,” dedi.

Dezenformasyon çağında doğruluk ve kaynak güvenirliği için ekonomi gazetecilerinin daha fazla desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Arslan, “İş dünyasıyla daha yakın temas, sesimizi güçlü kılar,” ifadesiyle iş birliği çağrısında bulundu.

17. EGD Ekonomi Basını Başarı Ödülleri, Kazananlar

En İyi Haber (Yazılı Basın): Altını kaçak vurdu – Yener Karadeniz / Nasıl Bir Ekonomi

En İyi Haber (İnternet): Tekfen’de Aile Krizi – Necla Dalan / patronlardunyasi.com

En İyi TV Haberi: Babadan Oğula Maden – Zehra Koli / TRT Haber

En İyi YouTube Haberi: Almanya’nın Bize İhtiyacı Var – Can Özçelik / Oda TV

Söyleşi/Röportaj: Unicorn Hayali – Mustafa Orhun Çetin / InBusiness

Osman Arolat Yılın Yazarı: Celal Toprak / Türkiye Gazetesi

Yılın Ekonomi Programı (TV): Üst Düzey – Arzu Maliki / Bloomberg HT

Yılın Ekonomi Programı (Radyo): Ahmet Falih Akıcı / TRT Radyo

Yerel Basın Ödülü: Hurmanın Şekli Bozuldu – Kenan Yeşil / Yenigün

Nezih Demirkent Özel Ödülü: Uğur Aslanhan / Anadolu Ajansı

Namık Ahıska Özel Ödülleri:

Ekim İhracat Verileri – Emre Eser & Savaş Kayahan / CNBC-e

Yangın Tüpü Fiyatları – Kaan Zenginli / Türkiye Gazetesi

Bülent Yardımcı Özel Ödülü: Sanayici Spotta Umut Arıyor – Nurdoğan Aslan Ergün / Dünya

Grafik Tasarım Ödülü: Caner Yıldırım / Sözcü

Jüri Teşvik Ödülü: Kadınlar Hem Çocuk Yapsın, Hem Kariyer – Rümeysa Alp / Türkiye’de İş Dünyası

Jüri Özel Ödülü: 2 Milyar Dolar’a Göz Kırptı – İsmail Şahin / Milliyet

Bu ödüller yalnızca kişisel başarıların değil, toplumun doğru bilgiye ulaşma hakkının da birer temsilidir.

Tüm ödül sahiplerini gönülden kutluyor, ekonomi basınının daha özgür, daha güçlü ve daha bağımsız olması için biz gazetecilere düşen sorumluluğu bir kez daha hatırlatıyorum.”

yilmazparlar@yahoo.com

6/03/25

AFEX Afrika İş Forumu ve Expo 2025-Yılmaz Parlar

  

Türkiye, Afrika'nın Geleceğine Köprü Kuruyor
AFEX 2025, Afrika Pazarına Açılan Kapı İstanbul'da Aralanıyor!

Türkiye, Afrika ile olan ekonomik ilişkilerini sadece ticari kazanç değil, stratejik ortaklık temelinde şekillendirmeli. İşte AFEX 2025 bu vizyonun zirvesi olabilir.

Türk-Afrika İş Dünyası 25-26 Haziran’da Haliç’te Buluşuyor

Türkiye ile Afrika kıtası arasındaki ekonomik ve kültürel ilişkilerin gelişmesinde öncü rol üstlenen Türk Afrika İş Adamları Derneği (TABA), Afrika kıtasının potansiyelini Türkiye’ye taşımaya devam ediyor.

Dernek, AFEX Afrika İş Forumu ve Expo’nun 3’üncüsünü 25-26 Haziran 2025 tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirmeye hazırlanıyor.

Bu dev organizasyon öncesi Taksim Barcelo Otel’de düzenlenen basın toplantısında, TABA Başkanı Mehmet Fatih Bulut ile AFEX Genel Koordinatörü ve TABA Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Okan Özkan önemli açıklamalarda bulundu.

Toplantı, Türkiye'deki girişimciler ve ihracatçılar için Afrika kıtasının neden kaçırılmaması gereken bir fırsat olduğuna dair net mesajlarla doluydu.

Afrika'da Ticaret Güvenle Başlar

Mehmet Okan Özkan, Afrika pazarına girmenin hızlı sipariş-al gönder mantığıyla işlemediğini belirterek, şu sözlerle dikkat çekti:

“Afrika’da iş yapmanın temelinde güven yatıyor. Önce beklentilere uyum sağlamalı, sonra ticareti büyütmelisiniz. O güveni kurduktan sonra Afrikalı iş insanları sizden kolay kolay vazgeçmez.”

Bu sözler, Türk iş dünyasına Afrika'da kalıcı olmak için sabır ve strateji gerektiğini gösteriyor.

Türkiye-Afrika İşbirliğinde Yeni Bir Çağ

TABA Başkanı Mehmet Fatih Bulut ise derneğin bugüne dek yürüttüğü faaliyetlerin Afrika ile ekonomik entegrasyonda önemli bir rol oynadığını vurguladı:

“2000’li yıllardan itibaren Türkiye, Afrika’da büyükelçilik sayısını 44’e çıkardı. Bu, stratejik bir bakış açısının sonucudur. Türkiye, Afrika’dan Avrupa ve Asya’ya açılan bir ticaret köprüsüdür.”

Bulut, Türkiye’nin sadece ürün gönderen değil, Afrika’da yatırım yapan, üretim tesisleri kuran, bilgi ve model transfer eden bir partner olması gerektiğinin altını çizdi.

AFEX 2025’te Rekor Katılım Bekleniyor

AFEX 2025, önceki yıllara göre çok daha geniş çaplı bir organizasyon olacak. 70’ten fazla ülkeden, 2000 ila 2500 arası Afrikalı ve uluslararası iş insanının katılması bekleniyor. Katılımcılar sadece fuarda değil, aynı zamanda özel B2B toplantılarda, konferanslarda ve sektörel panellerde de bir araya gelecek.

Geçtiğimiz yıl 687 Afrikalı iş insanı fuara katılmış, toplamda 1270 delege bir araya gelmişti. Bu yıl bu sayının iki katına çıkması hedefleniyor.

Türkiye İçin Afrika'da Dev Yatırım Alanları

AFEX’in vizyonu sadece ürün satmak değil; Türk iş insanlarını Afrika’daki yatırım fırsatlarıyla buluşturmak. Özellikle; Şehircilik ve inşaat, Tarım ve gıda işleme, Sağlık teknolojileri, Eğitim altyapısı, Enerji üretimi, Lojistik ve ulaşım gibi sektörlerde büyük açıklar olduğunu belirten Bulut, Türk girişimcilerin bilgi ve model desteğiyle Afrika pazarında kolayca fark yaratabileceğini vurguladı.

Afrika’nın Kalbinde Türk İmzası

Özellikle Afrika’nın birçok kentinde yatırım yapılabilir araziler, uygun iş gücü ve ciddi talep varken, yönetişim eksiklikleri nedeniyle projelerin hayata geçirilemediğini anlatan TABA yetkilileri, bu boşluğu Türk yatırımcıların doldurabileceğini belirtiyor:

“Afrika’da yatırım fırsatları çok, ama vizyon eksikliği var. İşte burada Türk iş dünyasının modeli devreye giriyor. Otel mi, hastane mi, üretim tesisi mi? Her modelle ilgileniyorlar.”

Afrika'yı Geleceğin Türkiye’si Olarak Görün

Bugün Afrika, geçmişin zorluğunu yaşayan ama yarının refahına koşan bir kıta. Türkiye için bu kıta sadece yeni bir pazar değil, aynı zamanda stratejik ortaklıkların, üretimin ve diplomasinin merkezlerinden biri olmaya aday. AFEX 2025 bu vizyonun en güçlü sahnesi olacak.

yilmazparlar@yahoo.com

4/26/25

Tarsus, Gastronomi Turizminin Yeni Rotası-Yılmaz Parlar

 Tarsus, Gastronomi Turizminin Yeni Rotası

Binlerce yıllık tarihiyle medeniyetlerin kesişme noktası olan Tarsus, yalnızca inanç turizmiyle değil, zengin gastronomisiyle de Türkiye'nin en güçlü destinasyon adaylarından biri olmaya devam ediyor.

Bu kadim kent, sokaklarına sinmiş baharat kokuları, taş fırınlardan yükselen dumanlar ve asırlık tariflerle gastronomi meraklılarını adeta büyülüyor. Biz de bu eşsiz lezzet yolculuğunu, Tarsus Gastronomi Merkezini ziyaret ederek tanık olduk.



Tarsus Gastronomi Merkezi, Tarihin ve Lezzetin Buluştuğu Nokta

Tarsus Gastronomi Merkezi, sadece bir yemek mekânı değil, aynı zamanda kentin kültürel dokusunu yaşatan bir destinasyon olarak öne çıkıyor.

Tarsus, tarihi ve gastronomik değerleriyle Türkiye’nin kültür turizmi haritasında giderek daha fazla yer ediniyor.

Tarsus Belediyesi, kentin kültürel mirasını gastronomi turizmiyle buluşturdu. Eski Siptilli Çarşısı, modern bir gastronomi merkezine dönüşerek yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası haline geldi.

Tarsustan Lezzet Molası, Gastronomi Merkezi İle Tarihi Çarşı Canlanıyor

Tarsus Belediyesi, 114 yıllık Siptilli Çarşısı'nı gastronomi merkezine dönüştürerek şehrin kültürel mirasını lezzet turizmiyle buluşturdu.

Tarsus Dış İlişkiler Sorumlusu Eyşan Büte'nin yabancı katılımcılara tercümanlık yaparak verdiği özet bilgilere göre;



Tarihi Mekan, Modern Lezzet Durağı

1910'larda meyve pazarı olarak hizmete açılan ve zamanla çok amaçlı bir çarşıya dönüşen Siptilli Çarşısı, 2024 yılında Başkan Ali Boltaç'ın öncülüğünde "Tarsus Gastronomi Merkezi" olarak yeniden doğdu. Tarsus'u kültür turizminin önemli bir merkezi haline getirme hedefiyle hayata geçirilen proje, kentin mutfak mirasını korurken turizme yeni bir soluk getiriyor.

Dünyanın En Prestijli FIJET’in prestijli " Turizm Altın Elma" ödülü, Tarsus’a takdim edilme programı dahilinde 22-24 Nisan 2025 tarihlerinde Tarsus’un kültürel ve turizm değerleri Yabancı ve yerli katılımcılara tanıtılma kapsamında Gastronomisi dolayısıyla Turizmide tanıtıldı.

Tarihi Çarşıdan Gastronomi Merkezine

1910’larda meyve pazarı olarak hizmet veren, zamanla farklı esnafların yer aldığı bir çarşıya dönüşen Siptilli Çarşısı, Tarsus Belediye Başkanı Dr. Ali Boltaç’ın vizyonuyla gastronomi merkezi oldu. 2024’te açılan Tarsus Gastronomi Merkezi, kentin mutfak kültürünü yaşatırken turizme de katkı sağlıyor.



Tarsus’un Lezzet Hazineleri Burada

Merkezde, Tarsus’a özgü yüksük çorbası, sarımsaklı köfte, şalgam, karakuş tatlısı ve humus gibi lezzetler ziyaretçilere sunuluyor. Lezzetleri beğenenler için ayrıca yemek atölyeleri düzenlenerek bu tatların nasıl yapıldığı öğretiliyor.

Başkan Boltaç, “Tarsus, Türkiye’nin Özetidir”

Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, Bizzat katılımcılarla ilgilenerek bilgiler aktardı. Yaptığı açıklamada, kentin kültürel zenginliğine vurgu yaparak, “Burada Arap, Türk, Levanten ve farklı inançların izleri var. Tarsus, Türkiye’nin bir özetidir” dedi.

Gastronomi merkezinin kentin turizm potansiyelini artırmak için önemli bir adım olduğunu belirten Boltaç, “Burada sadece yemek sunmuyoruz, aynı zamanda bu lezzetlerin nesilden nesile aktarılmasını sağlıyoruz.

Misafirlerimiz burada yöresel tatları öğrenerek kendi mutfaklarında deneyebiliyor” ifadelerini kullandı.



Hızlı Projelendirme, Kalıcı Etki

Başkan Boltaç, gastronomi merkezinin bir buçuk aylık bir çalışmayla hayata geçirildiğini belirterek, “Bina vardı ancak bu formatta değildi. Biz burayı Tarsus’un mutfak kültürünü yansıtan bir merkeze dönüştürdük” dedi.

Kültür ve Gastronomi Buluşması

Başkan Boltaç, "Tarsus binlerce yıllık kültür mozaiğinin izlerini taşıyor. Bu merkez, sadece yemek mekanı değil, aynı zamanda kültürümüzü yaşatan bir köprü görevi görüyor" ifadelerini kullandı.

Yatırımcılara Çağrı

Tarsus’un tarım, sanayi ve gastronomi alanında büyük potansiyel taşıdığını ifade eden Boltaç, yatırımcıları kente davet etti: “Tarsus’a yatırım yapmak isteyen herkese kapımız açık. Bu şehir, doğru yatırımlarla çok daha ileri gidecek.”



Tarsus Mutfağı, Geçmişten Geleceğe Uzanan Lezzetin Destanı

Gastronomi Turizm Derneği Başkanı Gürkan Boztepe ile yaptığımız özel söyleşide;

Gastronomi Turizm Derneği Başkanı Gürkan Boztepe; “Tarsus, Türkiye'nin saklı kalmış lezzet hazinesi



“Tarsus Mutfağı, Anlatılmaz... Tadılır.”

Gürkan Boztepe, Tarsus gastronomisini değerlendirdiği söyleşide, kelimelerin yetersiz kaldığını dile getiriyor:

“Tarsus mutfağı, Anadolu’nun zenginliğini Doğu Akdeniz'in bereketiyle harmanlayan bir cevher.

Her lokması tarih, her tarifi bir hikâyedir. Adana’nın ateşiyle, Hatay’ın aromasıyla ve Mersin’in deniz kokusuyla birleşen bu mutfak, Türkiye’nin gastronomi turizmine yön verecek potansiyele sahip.”



Lezzetlerin Arasında Kaybolmak

Tarsus’un gastronomi hazinesi yalnızca kebaplarla sınırlı değil. Humusundan sıkması böreğine, fındık lahmacundan cezeryesine, Fellah köftesinden Karsambaç’a uzanan geniş bir yelpazeye sahip. Boztepe, özellikle yöreye özgü yemeklerin doğallığına ve köylü kadınların el emeğine dikkat çekiyor:

“Tarsus’un köylerinde tandırda pişen ekmeklerin kokusu çocukluğumuza götürür. Bu koku, yalnızca bir lezzet değil; aynı zamanda aidiyettir, kimliktir. Ve bu da ziyaretçilere otantik bir deneyim sunar.”



Gastronomi Turizmi İçin Altın Değerinde Bir Kent

Tarsus’un yalnızca yerel halk için değil, uluslararası turistler için de bir cazibe merkezi olduğunu vurgulayan Boztepe, şu çarpıcı değerlendirmeyi yapıyor:

“Gastronomi turizmi, artık yalnızca yemek yeme turizmi değil; hikâye dinleme, üreticiyi tanıma, doğayla ve kültürle bütünleşme turizmi.

Tarsus bu bütünlüğü yüzde yüz karşılayan nadir yerlerden biri. Kültür rotaları, organik pazarlarda yapılacak atölyeler, kadın kooperatiflerinin desteklenmesiyle gastronomi burada bir sektörden çok daha fazlası olabilir.”



Stratejik Hamleler Bekleniyor

Boztepe, Tarsus’un bu potansiyelini daha ileri taşımak için yerel yönetimlerin, kalkınma ajanslarının ve özel sektörün ortak hareket etmesi gerektiğinin altını çiziyor:

“Tarsus’un tanıtım stratejileri gastronomi temelli kurgulanmalı. Coğrafi işaretli ürün sayısı artırılmalı, gastronomi festivalleri düzenlenmeli, yabancı şefler ve influencerlar davet edilerek uluslararası tanıtım yapılmalı.”



UNESCO Gastronomi Şehri Olabilir mi?

Tarsus’un zengin mutfak mirasının UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’na aday olabilecek düzeyde olduğunu vurgulayan Boztepe, şu çağrıyı yapıyor:

“Gaziantep, Hatay gibi şehirler nasıl gastronomiyle dünya vitrinine çıktıysa, Tarsus da çıkabilir. Yeter ki bu lezzet mirası sahiplenilsin, markalaşma yoluna girilsin.”

yilmazparlar@yahoo.com

4/12/25

ASUS, Yeni Nesil ROG Strix SCAR ve Strix G Oyun Bilgisayarlarını Türkiye’de Tanıttı-Yılmaz Parlar

 

ASUS, Yeni Nesil ROG Strix SCAR ve Strix G Oyun Bilgisayarlarını Türkiye’de Tanıttı
ASUS, Levent Sheraton Hotel’de gerçekleşen görkemli basın toplantısıyla oyun dünyasının nabzını yeniden belirledi.



Türkiye, Oyun Bilgisayarında Avrupa’nın Lideri

ASUS Türkiye İş Geliştirme Müdür Yardımcısı Mark Chu yaptığı konuşmada, Türkiye’nin oyun bilgisayarı pazarında ulaştığı başarıyı şöyle aktardı;

“2021’de yüzde 12,2 olan pazar payımız 2024’te yüzde 26,8’e çıkarak Almanya, İngiltere ve Fransa gibi ülkeleri geride bıraktı. Türkiye, Avrupa’da oyun bilgisayarı satışında lider konumda.”

Ayrıca ASUS’un ROG Strix serisinin dünya genelinde de büyük başarı elde ettiğini vurgulayan Chu, Türkiye’nin yüzde 60’lık pazar payıyla açık ara lider olduğunu söyledi.

Oyun Harcamaları, Seyahati ve Modayı Solladı



ASUS Türkiye ROG Satış Müdürü Şahin İşçi dikkat çekici verilerle sektördeki büyümeyi şöyle özetledi;

“Geçtiğimiz yıl oyun harcamaları; seyahat sektöründen %60, moda sektöründen %75 ve sinema-tiyatrodan %85 daha fazla büyüdü. Bu rakamlar oyun sektörünün Avrupa’nın en hızlı büyüyen alanı haline geldiğini gösteriyor.”

İşçi ayrıca, çapraz platform oyun deneyimlerinin yükselişiyle birlikte PC oyun pazarında büyük bir sıçrama beklendiğini belirtti.



Performans Canavarı, Yeni ROG Strix Serisi

Yeni tanıtılan ROG Strix SCAR 16, SCAR 18, Strix G16 ve G18 modelleri, oyunculara eşi benzeri görülmemiş bir deneyim sunuyor.

Intel® Core™ Ultra 9 275HX’e kadar işlemci desteği

NVIDIA® GeForce RTX 50 Serisi GPU’lar

DLSS 4, Frame Generation, ışın izleme teknolojisi



64 GB’a kadar DDR5 RAM, 4 TB’a kadar PCIe Gen 4 depolama

 Sessiz Güç, Yeni Sandviç Soğutma Sistemi

Yeni Strix dizüstülerde, üç fanlı sistem ve uçtan uca buhar odasıyla tasarlanmış "sandviç soğutma mimarisi", yüksek güçte bile serin ve sessiz çalışma sunuyor.
240W’a kadar güç sağlanırken, entegre toz filtreleri sayesinde cihazın ömrü de uzatılıyor.

Görsel Şölen: ACR Teknolojili ROG Nebula Ekran

Strix SCAR modelleri 1200 nit parlaklık sunan Mini LED ROG Nebula HDR ekranlarla geliyor. G16 ve G18 modelleri ise:

2.5K çözünürlük

240 Hz yenileme hızı

%100 DCI-P3 renk gamı

ACR teknolojili çift katmanlı film, yansımayı %55 azaltarak kontrastı 4.5 kat artırıyor; ultra net 180° görüş açısı sunuyor.

 


Yeni Kasa, Yeni Işık: Dünyada Bir İlk

2025 ROG Strix dizüstüler, yepyeni bir kasa tasarımıyla geliyor:

Azaltılmış dikişler, daha zarif menteşe yapısı

Akıcı hava akımı tasarımı

Dünyanın ilk tam çevresel RGB ışık şeridi

AniMe Vision LED panel ile kişiselleştirilebilir tasarım

Fiyatlar ve Satış

Yeni ROG Strix SCAR ve Strix G serisi, 119.999 TL’den başlayan fiyatlarla oyun severlerle buluştu.



ASUS’un Stratejik Hedefi

Mark Chu’nun sözleriyle:

“Türkiye yalnızca tüketici değil, aynı zamanda global stratejimizde de kritik öneme sahip. Oyuncularla bu seviyede bağ kurduğumuz çok az ülke var.”

Levent Sheraton’da düzenlenen toplantıda teknoloji yazarları, influencerlar ve sektör profesyonelleri ürünleri deneyimleme şansı buldu. Ürün demoları, bire bir test alanları ve VR deneyim stantları dikkat çekti.

yilmazparlar@yahoo.com

4/10/25

İTO Nisan 2025 Meclis Toplantısı-Yılmaz Parlar

  

İTO Başkanı Şekib Avdagiç’ten Güçlü Mesajlar

"Türkiye’nin Ekonomik Direnci ve Küresel Ticarette Yeni Stratejiler"

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Meclis Toplantısı’nda Konuşan Avdagiç, 23 Nisan’ın Anlamını Vurguladı, Ekonomik Belirsizliklere Karşı Uyardı ve İş Dünyasına Çağrı Yaptı



İstanbul Ticaret Odası (İTO) Nisan 2025 Meclis Toplantısı, İTO Başkanı Şekib Avdagiç’in önemli açıklamalarına sahne oldu. Toplantıda, Türkiye’nin ekonomik geleceği, küresel ticarette yaşanan gelişmeler ve yerel sanayinin güçlendirilmesi gibi kritik konular ele alındı.

"23 Nisan, Türk Milletinin İradesinin Zaferidir"

Avdagiç, konuşmasına 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın önemine değinerek başladı:
"Dünyada ilk kez bir meclis, bir milletin kurtuluş savaşını başlatan ve zaferle taçlandıran irade olmuştur. Türkiye Büyük Millet Meclisi, terörü birlik ve beraberlikle yenen, bağımsızlık aşkıyla mücadele eden bir ruha sahiptir. Bu büyük zaferin 105. yılını kutluyoruz."



Ekonomik Belirsizliklere Karşı Uyarı

 "Politik Çalkantılar Ekonomiyi Zedelemesin"

Küresel ekonomideki dalgalanmalara dikkat çeken Avdagiç, özellikle ABD’de alınan yeni tarife kararlarının Türkiye’ye etkilerini değerlendirdi:
"Trump yönetiminin aldığı korumacı önlemler, küresel ticarette yeni bir dönemi başlatıyor. Türkiye olarak, bu süreçte ihracat pazarlarımızı çeşitlendirmeli ve makroekonomik istikrarımızı korumalıyız. Avrupa Birliği ve yakın coğrafyalarla ticari ilişkilerimizi güçlendirmek stratejik önceliğimiz olmalı."



Avdagiç, iç politikadaki gerilimlerin ekonomiye yansımasına da tepki gösterdi:
"Siyasi gerilimlerin tüketimi durdurma çağrılarına dönüşmesi kabul edilemez. Ülke ekonomisine zarar verecek her türlü söylemin karşısında duruyoruz. İş dünyası olarak, istikrarın korunması için çaba göstermeye devam edeceğiz."



"Türkiye, Küresel Tedarik Zincirinde Fırsatları Değerlendirmeli"

ABD-Çin ticaret savaşlarının Türkiye’ye yeni fırsatlar sunduğunu belirten Avdagiç, şunları söyledi:
"Çin’den uzaklaşan şirketler, Türkiye’yi bir üretim üssü olarak görebilir. Bu dönemde, yatırım çekmek ve teknoloji odaklı üretimi artırmak için çalışmalıyız. İstanbul’un finans ve lojistik potansiyelini en iyi şekilde kullanmalıyız."



Eski Başkanlara Vefa ve Yeni İş Birlikleri

Konuşmasında eski İTO Başkanlarına da değinen Avdagiç, özellikle rahmetli Mehmet Yıldırım’ın odak için yaptığı hizmetleri andı. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu’na atanan isimlerle yapılan görüşmeleri paylaştı:
"Eğitim, tarım ve sanayi politikalarında yeni adımlar atıyoruz. İstanbul’un dijital dönüşümü ve yeşil enerji yatırımları için çalışmalarımız sürüyor."

"Geçmişin İzinde, Geleceğin İnşasında Kararlıyız"

Avdagiç, konuşmasını Türkiye’nin tarihsel gücüne vurgu yaparak tamamladı:
"Fatihlerin, Alparslanların mirasını taşıyan bir nesiliz. Bugün de bilimde, teknolojide ve ekonomide liderler yetiştirmeliyiz. Türkiye, küresel ticarette hak ettiği yeri alacaktır."



İTO Meclis Başkanı Dr. Erhan Erken'den Kritik Uyarılar ve Kültürel Kalkınma Çağrısı
"Küresel Gerilimler Ekonomimizi Doğrudan Etkiliyor, Kültürel Gelişimle Güçlenmeliyiz"

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Nisan 2025 Meclis Toplantısı'nda konuşan Meclis Başkanı Dr. Erhan Erken, küresel gerilimlerin Türkiye ekonomisine olası etkilerini değerlendirirken, kültürel ve entelektüel gelişimin önemine vurgu yaptı.



"Bölgesel Çatışmalar ve Ekonomik Riskler Kapımızda"

Erken, konuşmasında öne çıkan başlıkları şöyle sıraladı:

"İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırıları ve İran-ABD gerilimi gibi bölgesel dinamikler, Türkiye'yi doğrudan etkileme potansiyeli taşıyor. Bu süreçte iş dünyası olarak stratejik planlamalar yapmalı ve karar vericilerle iş birliği içinde olmalıyız."

"Uluslararası toplumu, bölgedeki şiddet sarmalına karşı ortak akıl oluşturmaya davet ediyoruz. Bir damla su ateşi söndürmez, ancak tutumumuz net olmalı."

"Kütüphaneler Haftası'nı Kutlarken: Bilgi Toplumu Olma Yolunda Adımlar Atmalıyız"

Nisan ayının ilk haftasının "Kütüphaneler Haftası" olması nedeniyle kültürel gelişimin altını çizen Erken:

"Bilgi üretmek, paylaşmak ve aktarmak medeniyetimizin temel taşıdır. Kütüphaneler, dijital dönüşümle birlikte bu misyonu daha da güçlendiriyor."

"Geçen hafta katıldığımız 'Uluslararası Kütüphane ve Teknoloji Konferansı', bu alandaki yenilikleri ortaya koydu. Kültür Bakanlığı'nın bu çabalarını takdirle karşılıyoruz."



"İş Dünyası Okuyor: Sembolik Adımların Gücüne İnanıyoruz"

Erken, İTO'nun kitap okuma alışkanlığını teşvik etmek için başlattığı "İş Dünyası Okuyor" kampanyasının bu yılki temasını açıkladı.

"Bu sene merhum Ahmet Dursun'un 'İstanbul'u Yaşama Sanatı' kitabını okuyacağız. 15 Nisan'da üniversitelerimizle birlikte kitap okuma etkinliği düzenleyeceğiz. Kelebek etkisi yaratarak toplumsal dönüşüme katkı sağlamayı hedefliyoruz."

"Rahmetle Anıyoruz: İstanbul'un Dönüşümüne Katkı Sunanları Unutmayacağız"

Konuşmasının son bölümünde İstanbul'un dönüşüm sürecine değinen Erken, kentin tarihsel gelişimine katkıda bulunan isimleri andı:

"İstanbul'un merkezden çevreye taşınma sürecinde emeği geçenleri rahmetle yâd ediyoruz. Bu şehrin hafızası, ekonomik ve kültürel mirasıyla ayakta duruyor."




"Krizlere Hazırlıklı, Kültüre Duyarlı Bir İş Dünyası İnşa Etmeliyiz"

Erken, toplantıyı şu sözlerle tamamladı.
"Ekonomik belirsizliklere karşı hazırlıklı olmalı, ancak kültürel gelişimi de ihmal etmemeliyiz. Türkiye, bilgi toplumu olma yolunda kararlı adımlar atmalıdır."

yilmazparlar@yahoo.com